I Got A Cheat Ability In A Different World, And Become Extraordinary Even In The Real World (LN) - Bölüm 01-2

Çevirmen: Theo Düzenleyen: Arda

“Burada kimse yok … değil mi …?”

Etrafımı doğrulamak için çekingen bir şekilde kapıdan dışarı baktım ama umduğum gibi hiçbir insan izi yoktu. Tekrar odaya girdim, etrafımdaki ağaçların ve odunların hissinden bir kez daha bunalmıştım.

Odaya girdiğimde, masanın ve sandalyenin yanında tahta bir dolap gördüm ve bu dolabın içinde benim bedenim olmadığı belli olan ince gömlekler, pantolonlar ve iç çamaşırları vardı. Biraz hayal kırıklığı yarattı. Çünkü dokunduğumda beklenmedik bir şekilde güzel hissettirdi.

Ah, şimdiye kadar fark etmemiştim ama burada bir pencere var.

Pencereye yaklaştım ve dışarı baktım. Ve sonra…

“Vay …”

Pencerenin arkasındaki alan ağaçlarla doluydu. Yaşadığım ev dağlık bir alan gibi değildi. Bir yerleşim yerindeydi ve normalde hem önden hem de arkadan geçen arabaları görebiliyordunuz. Ancak bu kulübenin etrafı tamamen ormanla çevriliydi …

“Düşündüğüm gibi, bu farklı bir Dünya… Peki, diğer tek olasılık, onun Dünya üzerindeki başka bir yere bağlı olması.”

Pencerenin çok gerçekçi bir resim olabileceğini düşündüm ama pencereyi açtığımda bu düşünceden vazgeçmem gerekti. Bir şehirden nefes almayı hayal bile edemediğim saf hava ciğerlerime aktı. Hiçbir arabanın sesini duyamadım, herhangi bir inşaat gürültüsü yoktu, sadece sakin bir sessizlik.

Pencereyi kapattım ve odaya tekrar baktım ve masanın üzerinde bir kâğıt gördüm.

“Bu nedir?”

Kağıdı aldım ve okumaya çalıştım ama tanımadığım garip karakterler vardı.

“Bunu okuyamıyorum. Bu diğer Dünya’dan bir dil mi?”

Anlayamama rağmen, mektuba birkaç dakika daha baktığımda bir mesaj belirdi.

[Dil Anlama] becerisini kazandınız.

Hey, hey! Bu kullanışlı beceri nedir? Hemen değerlendirdim.

[Dili Anlama] – Size herhangi bir dilde okuma ve yazma anlayışı kazandıran bir beceri.

Çok faydalı bir beceriydi. Bu, Dünya için de etkili olsaydı, İngilizce çocuk oyuncağı olmaz mıydı? Her neyse, bu kadar uzun zamandır beklenen bir beceriye sahip olduğum için gözlerimi tekrar mektuba çevirdim ve daha önce okuyamadığım gizemli senaryoyu anlayabildim.

Özetlemek gerekirse, bu evin önceki sahibi bu kulübeden ayrılmaya karar vermişti. Çünkü hayatı yakında sona erecekti. Ailesi olmadığı için, eğer biri bu evi bulursa, evin içindeki her şeyle birlikte o kişiye mülkiyeti vermişti. Mülkiyet kaydı da büyünün gücüyle bir şekilde güncellendi. Öyle ki ev sahibi dışında kimsenin eve girmesi mümkün olmayacaktı.

Bunun nedeni muhtemelen [Ev’in Efendisi] unvanını almamdı. Bu yüzden, sahibi oldum. Başlığın açıklamasından, bir zamanlar burada bilge bir adamın yaşadığını anlayabiliyordum ama o ne kadar muhteşemdi? Şahsen, sahibinin dışında birinin girmesini engellemenin inanılmaz olduğunu düşünüyorum ama bu, bu dünyada normal bir şey miydi?

Bunu nasıl ifade edebilirim? Kapının bu yere bağlı olduğu için çok şanslı olduğumu düşünüyorum… Bunun için minnettarım.

“Daha yeni vuruyor ama başka bir şey daha var; bu Dünya’nın da sihri var …”

Hayır, durumun kendisi çok gerçekçi değildi. Büyünün varlığını tarif etse bile, yine de bir fantezi dünyası gibi hissetmiyordu. Beni biraz şaşırttı ama yine de sihirle ilgili satır ilgimi çekti. Ben de kullanabilir miyim?

“Her neyse … her şeyden önce, bu evde başka kimsenin olmadığını bilmek beni rahatlatıyor ve bu, benden başka kimsenin buraya gelmeyeceği anlamına geliyor.”

Bu evin benim olduğunu keşfettiğim anda, tüm ihtiyatlılığım pencereden dışarı çıktı. İşler böyle olduğu için buradaki her şeyi kontrol etmeye karar verdim …

“Bunların hepsi gerçek mi …?”

Her yerde çok çeşitli silahlar vardı. İlk gördüğüm kılıcı almaya çalıştım.

“Uff! Çok ağır … “

Açıkçası fiziksel gücüm oldukça düşüktü. Bu yüzden, bir kılıcı tutmak neredeyse düşmeme neden oluyor. Sanırım kas eğitimi yapmam gerekiyor. Eskiden bunu yapardım ama bütün bir yıl sonra hiç kas yapmadım.

“Öyle bile olsa … bu, muhteşem bir kılıç.”

Sanki cilalanmış gibi parıldayan iki ucu keskin bir kılıçtı ve bıçak yüzümü açıkça yansıtıyordu. Sap neredeyse tamamen bezemesizdi ama yine de elimde bu kılıçla ilgili tanıdık bir şey vardı. Öyle ki benim gibi bir amatör bile hissedebiliyordu. Hemen meraktan kılıç üzerinde [Değerlendirme] kullanmayı denedim.

[Mutlak Kılıç] – Tüm kılıçların zirvesi. Bıçak kararmadan parlak kalır ve kenar her zaman mükemmel bir şekilde keskindir. Herhangi bir şeyi kesebileceği söyleniyor ama bu kullanıcısına bağlı. Satılık değil.

Sahibi: Tenjou Yuuya.

“Ciddi misin!?”

Hayal edebileceğimden daha inanılmaz! Dahası, sözleşmeyi bilmeden imzalamıştım! Satılık olmadığını söyleseniz bile, bu tür şeyleri satmamın bir yolu yok, değil mi? Bu çok şaşırtıcı!

Bekle, o bilge adam nasıl bir insandı? Bu kılıcı o düzensiz silah yığınının içinde bırakacağını düşünmek … Bu kadar şaşırtıcı bir şey uygun şekilde ele alınmalı …

Zaten asla karşılaşamayacağım bilge adama şaşırdım ama bu kılıcı bir kere sallamak istedim.

“Bir erkek olarak bunu en az bir kez denemeliyim, değil mi?”

Kime bahane uydurduğumu bilmiyorum ama sadece bir başkasını eylemlerimi haklı çıkarmaya zorlamak istedim … Sanırım bu gerçekten gerekli değildi. Dışarıyı kontrol etmek istediğim için çekinerek evin ön kapısını açtım.

“Ooh!”

Görünüşe göre, bu evin üzerine inşa edildiği arazi oldukça genişti ve ön alan bir bahçe gibiydi. Meyve veya sebze yetiştirmek için de tarlalar vardı.

“Bunların hepsi evin bir parçası olarak dâhil mi?”

Olmasaydı, dikkatsizce çıkamazdım… ama merak ettiğimde bir mesaj çıktı.

Bu evi çevreleyen çitin içi, sahibinin arazisidir.

Yani başka bir deyişle, bu bahçeye kimse giremez! Harika! Şimdi dışarı çıkıp bu kılıcı kalbimin isteğine göre sallayabilirim! Kim olduğunuzu bilmiyorum ama teşekkürler Bay Mesaj!

Yaşıma yakışmayan keyiflerle dışarı çıktım. Sonra ağır kılıcı sallamayı denedim. Memnun oldum, ama …

“Ne?!

Umutsuzdu. Sonuç, ben kılıcı değil de kııç beni sallıyor gibiydi. Düzgün sallayamadım bile… Hayır, geriye dönüp bakıldığında, bu sonuç belliydi.

Nefes nefese kaldım.

“Şey… uh… bu eğlenceliydi…”

Hiçbir şey yapamasam da tuhaf bir tatmin duygusuyla oraya uzandım. Sonra mesaj yine karşıma çıktı.

[Kılıç Ustalığı – 1] becerisini kazandınız

“Ha!?”

[Kılıç Ustalığı] becerisi mi!? Sadece etrafta öylece sallayarak mı!? Bunun yanında yanındaki numara neydi?

[Kılıç Ustalığı – 1]  üzerine odaklandığımda ayrıntılı bir açıklama görüntülendi. Bu sizin için [Değerlendirme] becerisidir.

[Kılıç Ustalığı – 1] – Kılıçları kullanma becerisi. Sayılar, en yüksek 10 olmak üzere, yeteneği temsil eder.

Başka bir deyişle, konu bir kılıcı tutmaya geldiğinde artık süper bir acemi miydim? Hayır, dürüst olmak gerekirse, kendime acemi demenin bile küstahça olduğunu düşünüyorum … Yine de, bu beceri bu kadar kolay öğrenilebilecek bir şey mi?

“Ah, belki de [Başka Dünya Yolcusu] unvanının etkisidir?”

Durum bu olabilir.

“Öyle bile olsa, bunu hızlı bir şekilde öğrenebilmem tuhaf … Peki ya diğer silahlar?”

Yeni merakımdan esinlenerek kılıcı olduğu yere koydum ve başka silahlarla bahçeye çıktım. Onları tek tek değerlendirmenin bir sonucu olarak, aldığım her şeyin harika bir ürün olacağı hissine kapılmaya başladım.

[Mutlak Mızrak] – İlahi Mızrağı aşan, tek ama tek mızrak. Bu mızrağın kullanıcısına bağlı olarak her şeyi delebileceği söyleniyor. Bu mızrak kırılamaz. Eğer fırlatırsanız, daima hedefi vurur ve elinize geri döner. Satılık değil.

Sahibi: Tenjou Yuuya.

[Ölüm Tırpanı] – Ölüm Tanrısını bile öldürebilecek bir tırpan. Sahibinin istediği her şeyi kesebileceği söyleniyor. Bu tırpan tarafından kesilen herhangi bir varlık, ne kadar küçük olursa olsun, ölümcül bir yara alacaktır. Satılık değil.

Sahibi: Tenjou Yuuya.

[Sonsuzluk Eldiveni] – Sadece vurma gücünü artırmakla kalmaz, aynı zamanda savubma için de kullanılabilir. Bir darbe sonsuz saldırıya eşittir. Satılık değil.

Sahibi: Tenjou Yuuya.

[Biçimsiz Yay] – Fiziksel formu olmayan nihai yay. Sahibinin iradesine bağlı olarak sonsuz sayıda ok üretebilir. Okların dünyayı dolaşabileceği söyleniyor. Sahibinin istediği hedefi kesinlikle vuracaktır. Satılık değil.

Yüklenici: Tenjou Yuuya.

Ve bunun gibi…

Şey, hatırı sayılır sayıda silah vardı. Hepsine dokunabildim. Bu nedenle, her şey için tek bir izlenimim var: Hepsi muazzam. Bu şeylerin neden etrafa dağıldığını yad da bilge adamın nasıl bir insan olduğunu bilmiyorum ama bundan daha da önemlisi, tüm insanlar arasında benim Sahip olmam şaşırtıcı. Şimdi, bu benim şu anki durumum …

[Tenjou Yuuya]

Meslek: Yok

Seviye: 1

Büyü: 1

Saldırı: 1

Savunma: 1

Çeviklik: 1

Zeka: 1

Şans: 1

BP: 0

Beceriler: [Değerlendirme] [Dayanıklılık] [Eşya Kutusu] [Dili Anlama] [Kılıç Ustalığı – 1] [Mızrak Ustalığı – 1] [Tırpan Ustalığı – 1] [Yakın Dövüş Ustalığı – 1] [Yay Ustalığı – 1] [Kırbaç Ustalığı – 1] [Balta Ustalığı – 1] [Çekiç Ustalığı – 1] [Asa Ustalığı – 1] [Cop Ustalığı – 1]…

Unvanlar: [Kapın’nın Efendisi] [Ev’in Efendisi] [Başka Dünya Yolcusu] [Başka Dünya’yı Ziyaret Eden İlk Kişi]

Artık bunların ne anlama geldiğini anlamıyorum. Bunu ilk olarak tüm silahlarla oynarken fark ettim ama yine de garip geliyor. Yüzüm istemeden seğirdiğinde bir mesaj belirdi.

Gerekli koşulu karşıladınız. Tüm dövüş sanatları becerilerini bütünleştirdiniz. [Gerçek Dövüş Sanatı – 1] becerisini kazandınız

Bu nedir [Gerçek Dövüş Sanatı] mı?! Hemen [Değerlendirme] kullandım ve şu şekilde görüntülendi:

[Gerçek Dövüş Sanatı] – Sadece tüm silahları ve yüz yüze dövüş sanatlarını öğrenmiş olanların ulaşabileceği bir durum. Tüm silahlarda ve yüz yüze dövüşte ustalaşabilirsiniz.

Ama kullanamam! Ne düşünürsen düşün, imkansız! Ben sadece o silahları sallıyordum! Ancak, niyetim ne olursa olsun, durumumdaki yazo değişti ve bu devasa silah becerileri listesi kayboldu, yerini [Gerçek Dövüş Sanatı] aldı.

Bay Bilge Adam da bu korkunç beceriye sahip miydi…? Sanırım sahipti. Ne olduğunu bile bilmeden, aniden inanılmaz bir bonus kazandım.