No Game No Life - C5Bölüm 00-6
Çevirmen: Uchuujin Düzenleyen: ggurcan
Yol kenarındaki otelde küçük bir odaya yerleştiler.
Cübbesini çıkarıp pijamalarını giyen Fii, ders anlatıyormuş gibi konuştu:
“Kurami, bu gece iyi uyumalısın, tamam mı?”
“…O zaman bende bir istekte bulanabilir miyim?”
“Ne? Sadece söyle, sıkıntı yok.”
Kurami garip bir şekilde bakışlarını değiştirirken yastığa sarıldı.
“U-um…Benimle beraber uyuyabilir misin bu akşam?”
Fii’nin memnun gülüşünü görünce Kurami kızararak bağırdı:
“Öy-Öyle değil! Sora’nın anılarını gördüğüm için uyuyamıyorum! Yani demek istediğim Shiro’nun Sora’yı tuttuğu gibi- Sadece Fii’nin elini bile tutmak kendimi daha iyi hissetmemi sağlıyor…Tüm bunlar Sora’nın suçu tamam mı?!”
“Peki, peki, hepsi Sora’nın suçu, bu yüzden utanma. Tıpkı önceden olduğu gibi korkunç rüyalar görüyorsan kibar olmana gerek yok, sadece yanıma kıvrıl, hmm?”
“Öyle olmadığını söylemiştim değil mi? Ugh, bunların hepsi Sora’nın suçu, neden böyle şeylerle uğraşmak zorundayım-”
Ve böylece- kısık sesle mırıldanmaya devam etti ve Fii’nin yanına uzandı.
Kurami sırtını Fii’ye doğru yaslarken, Fii güldü ve şöyle dedi:
“Kurami senin için yapmamı istediğin başka bir şey var mı? Örneğin ninni söylemek gibi!”
“Sadece benimle dalga geçmeyi bırakıp uyumama izin vermeni istiyorum!”
“Gerçekten mi? kafanı okşayıp sana sarılmamı istemiyor musun?”
“…Eğer Fii yapmak istiyorsa, karşı çıkmam.”
“Yay~! Tabii ki yapmak istiyorum, o yüzden biraz kafanı okşayayım, hmm!”
Fii’nin dokunuşu Kurami’nin bedenini yavaş yavaş gevşetti.
Kurami daha önce olanları hatırladı- Her ağladığın Fii bu şekilde saçını okşuyordu.
Bir köle olarak Nilvalen hanesinde yetişmişti.
Fii her zaman onun yanında oldu- Bir sürü onu ağlatan ve ölecek gibi hissettiren kötü anısı vardı ama hiçbir zaman kendisine acınmasını istemediğini söyledi. Tüm gücüyle gözyaşlarını tuttu ve hepsini o günlerde bıraktı- O günler çok uzaktaymış gibi görünüyordu.
Şimdi Sora’nın hatıralarıyla temasa geçtikten sonra…. Artık o ağlak biri değildi.
“Kurami… Uyudun mu?”
Fii usulca sordu- Uyuyorsa onu uyandırmayacak yumuşak bir tonda.
Ve Sora’nın anıları bir kez daha dirilmesini ve onu uyanık tutmasını engelleyen Fii’nin sesiydi.
“…Henüz değil, ne oldu?”
“Hmmm~ Eğer uyumadıysan biraz benimle sohbet edebilir misin?”
“Tabii ki, ne hakkında konuşmak istersin?”
Gündelik sözcükleri ciddi bir tonla söylüyordu ve Kurami merakla başını salladı ve Fii’nin devam etmesi için sinyal verdi.
“Kurami, Sora-san’a tamamen güveniyormuş gibi görünüyor.”
Bundan sonra, Fii endişeyle devam etti:
“Dürüst olmak gerekirse, bu beni endişelendiriyor…”
“…”
“Sora-san’nın sana aktardığı anılar gerçek anıları mıydı?”
–Sora’nın yanında bir Flügel vardı bu yüzden kuralların gücüyle hafızasını düzenleyebilirdi.
Sahte anılar yaratarak Kurami’yi kontrol etmek için ona mı verdi?
Fii’nin ima ettiği şey buydu ama…
“Aldatılmış olabileceğim doğru, bu Sora’nın yapabileceği bir şey…”
Kurami acı bir şekilde gülümsedi ve devam etti:
“-Ya da en azından herkes böyle düşünüyor.”
Fii’nin meraktan başını eğdiğini görünce Kurami hafifçe kıkırdadı.
“Rahatlamalısın, Sora’yı [Çok Fazla Düşününen] ben değilim- Fii.”
-Anılarının bir kısmı Kurami’nin kafasında belirdi.
Sora’nın anıları genelde başkalarını rahatsız ederdi- ama şimdiki…
“Fii…[Dahi] teriminin neden var olduğunu biliyor musun?”
“…Eh?”
“Başkalarının diğer insanlardan farklı olduklarını kabul etmelerini sağlamak için. Kuklalar anlamadıklarından dahi olarak bahseder, övülen kişiler dahi olur tersi ise canavar olarak etiketlenir ve çoğuna – bu bir hakarettir.”
-Çünkü onlar bizlerden farklı yaşam formlarıdır bu yüzden onları kendimizle mukayese etmek şaşırtıcı değildir.
Çoğu insan bunu kabul eder ve pes eder- ama kuklalar farklıdır.
“Evet, o gerçekten bir kukla.”
-O gerçekten normal (bir aptal).
“Ama sadece bir kukla olmayı reddediyor.”
-Daha önce gördüğü gerçek şeye hayran kaldı.
“Yani- Tahammül sınırlarını aşan, birinin inanmakta zorluk çekeceği acılar çekti.”
Böylece, Kurami yarı uykulu yarı uyanık bir durumda Sora’nın anılarında gezindi.
Uçmadan uçmanın bir yolunu bulmak- Mümkün olup olmadığını nasıl test edersiniz? Uçmayı deneyerek- ve düşüp düşmediğinize bakarsınız; tek yol budur. Birçok kez düştükten sonra bedeniniz ve kalbiniz kırılır.
“…Öyle olsa bile, ayağa kalktı. Yüzünde sanki hiçbir şey olmamış gibi sinsi bir gülümsem ile.”
Kalbi kan ağlıyordu, dişlerini sıktı ve kardeşine bakarak tekrar ayağa kalktı. Bir dâhiden bekleyeceğiniz herhangi bir özellik onda mevcut değildi.
-Bu doğru, yetenekli bir kız kardeşe sahip olmak zor olmalı, Onii-chan.
“Sora- Oldukça inatçı bu yüzden ona yetişebilirsin- hayır hiçbir sorun olmadan onu geçebilirsin. [İnsan] olduğun sürece yakalanabilir bir seviyede. Tıpkı söylediği gibi, o sadece bir aptal. Aptal olsa bile sürekli mücadele eden ve sürekli özlemini duyduğu şeylerin peşinden koşan- normal bir… aptal.”
…Bunu söylerken Fii yavaşça başını okşadı.
Kurami’nin bilinci giderek azaldı.
“İhtiyacı olan şey kavrayabilmesi-gerçekten anlamak için- zor bir gerçek…”
Uykuya dalarken Kurami Elkia’da kral seçimi oyunlarında Sora’nın söylediklerini hatırladı.
-Söz konusu çatışma ve katliam olduğunda, size kıyasla daha tecrübeli uzmanlarız—
Sora tarafından söylenen bu söz eski anılarında biriyle örtüşüyormuş gibiydi-
-Sıcak kan ile kaplı iki eline bakıyordu…
Sadece insan olmak istiyordu-
Bir kuklanın anıları-“Gerçekten.. Çok… aptal…yalan…bile… söyleyemiyor…”
“Kurami?”
…Çağrısına cevap olarak Kurami’nin uykusu sırasında nefes verişini aldı.
Fii hayal dünyasında kendi kendine mırıldanan Kurami’yi okşarken düşünmeye başladı.
Ve başka bir şey- Kurami’nin bitmeyen cümlesini düşünerek tavana baktı.
Fii Kurami’ye göre yalan söyleyemeyen aptal bir adamın suratını anımsadı.
–Varlığının kendisi bile neredeyse [yalan] kelimesi ile bir olmuş adamın suratını hatırladı.
Her zaman gülen ukala bir surat, bu onu ilk bakışta alarm durumuna geçirdi…
“-Ah…”
O anda, nihayet Fii’nin düşünceleri yoluna girmişti.
“Demek böyle… [Yalan Söyleyemeyen Yalancı] …Yani böyle bir şey…”
Yaşadığı şeyler, Kurami’nin trajik bir hayat geçirdiğine ikna etmeye yeterliydi, böyle bir adam-
Neden-başkalarının kendisi için endişelenmesini ister miydi?
Fii’nin uzun süredir hissettiği rahatsızlık bir anda kayboldu.
Cevap- Fii, Kurami, Sora ve diğerlerinin hayal ettiği gelecek.
Düşünceleri onu kendinden geçirdi ve yavaş yavaş yüzünde bir gülümseme oluştu.
Aniden uzun süredir hissetmediği bir uyku dalgasının esiri oldu ve gözlerini kapattı.
-Bekleyemiyorum.
Diye düşündü. Uzun zamandır ilk kez- çok uzun yıllar- derin bir uykuya daldı.