No Game No Life - C5Bölüm 02-6
Çevirmen: Uchuujin Düzenleyen: ggurcan
(Huh? Şaka yapıyorsun değil mi?)
Plum, Sora ve Shiro’nun sıkıca birbirlerini tutan ellerinde- parmaklarını karmaşık bir şekilde hareket ettirdiklerini gördüler.
Bu zamana kadar inlemesini çaresiz bir şekilde bastıran Plum, şimdi dar delikler ve çatlaklardan nasıl geçtiklerini keşfetmişti- Yanlışlıkla bile olsa- Ve bu onu şoke etmişti.
Her ne kadar inanılmaz olsa da muhtemelen- durum böyle olmalıydı.
Shiro hafızasına göre sokaklarda uçuyor ve küplerin ortalama boylarını onaylıyordu. Daha sonra yığılmış küplerin düzenini anlamak için aklından hesaplamalar yapıyor ve yükseklik farkı nedeniyle oluşan küçük yarıkları bulacaktı.
Ve o bilgi Sora’ya kelimelerle değil de el işaretleri aracılığı ile aktarılıyordu.
Bununla birlikte Sora takipçileri atlatarak, kandırarak ve yemleyerek karşılık veriyordu.
-Plum sessiz kalmaktan başka ne yapabilirdi ki?
Plum için, hayır muhtemelen herhangi birinin kavrayışının ötesindeydi.
Parmak hareketlerini kullanarak [Oraya git] veya [Şuraya Hareket et] düzeyinin üstündeki bir bilgi seviyesi iletişim kurmak.
Ellerinin dokunuşları ile birbirlerinin niyetlerini anlayabiliyorlar; birer kanadı olan bu iki Imanity kanatlarını çırpıp havada sorunsuzca ilerleyebiliyordu. Herhangi bir tereddütleri olmadan sanki elleri reflekslerinin bir parçasıymış gibi hareket ettirebiliyorlardı.
Anlaşmalarında hala birtakım pürüzler vardı ama güvenin ötesinde bir şeye tanıklık ettiği için- Plum afallamıştı.
Birbirlerinin ellerini tutarak- bir çift kanat oluşturmuşlardı. Eğer teki yerçekimini kırmak için daha fazla çabalasaydı, diğeri bunu hissedecek, senkronize olacak ve onu yakalayacaktı.
Her bir kanat çırpışta birbirlerinden bir şeyler öğrendiler ve birbirlerine bilgilerine herhangi bir hata veya bir kesinti olmaksızın aktardılar.
-Çarpıcı bir şekilde gelişiyorlardı.
Bunları gördükten sonra Plum omurgasından aşağı doğru inen bir ürperti hissetti, o ikisi- onun hayal ettiğinden daha-
-Aniden, suskun iki konuştu. “Sol dört, dört çekiş.”
“…Sol サ(sa) と(to) オ(o) ス(su), sağ カ(ka) マ(ma) ヌ(nu) ク(ku) eksik bir.”
“Dönüş, üst, on iki?”
“…Karakter beş, tamamlandı…ama tehlikeli.”
Her ikisi de şifreli konuştu ama Sora neşeli bir şekilde cevap verdi.
“Tehlikeli olsa bile yine de yapmalıyız-! Hadi saldırımıza başlayalım!!”
“…Anlaşıldı! Sol Shiro, Nii sağ. Sol omuz sağ kanat sol kalça sol kol!”
Hemen bitirdi- “Yaaaahhh!!”
Kanatlarını kapadılar- yani bu dar bir deliğe uçtukları anlamına geliyordu-
“En sonunda onları köşeye sıkıştırdık!”
“Kıskaç saldırısı, sonunda benim parlama zamanım geldi!”
Sora ve Shiro yanlışlıkla- Plum’ın bakış açısına göre- geniş bir yola girdiler.
Onları bekleyenler solda dört ve sağda dört olmak üzere toplam 8 Flügeldi- ve bu dedikleri gibi mükemmel bir kıskaç saldırısı idi.
Ancak birden Plum daha önce söylediklerini hatırladı.
– [Sağ, sol dört, dört çekiş.] …Onları çekmişlerdi- saldırmak için mi?
Toplamda sekiz kişi olan Flügeller oldukça hızlı bir şekilde kapanıyordu ama- öyleyse-
“Hareket et, Shiro!!”
“…Tamam!”
–Köşeye sıkıştırılanlar tam olarak kimlerdi?
Sora ve Shiro boşta olan ellerini çırptılar ve bir [Kelimelerin Ruhu] oluşturdular.
Kendi ellerinde dönen karakterler bir araya geldiler—ve ışık yaydı.
Sekiz Flügelin saldırısı ile karşı karşıya kalan ikili- avuç içleri zıt yönlere bakacak şekilde bağırdılar:
“”-[Delik (アナana)] !”” -Aniden.
Sora ve Shiro’ya doğru gelen sekiz Flügel- “–…Huh?”
Onları geçip karşı tarafta belirdiler. “Ah!”
Sekiz inlemeyi arkalarında bırakan Sora ve Shiro bir kez daha küplerin arasındaki oyuklara doğru uçtular.
“サ(sa) と(to) オ(o) ス(su)- ne düşünüyorsun Shiro, hepsini aldım!”
“…カ(ka) マ(ma) ヌ(nu) ク(ku)… şimdi sekiz taneye sahibiz…”
İkisi de kendi avuçlarında dönen dört karakteri doğruladı.
-Plum korkmuş bir şekilde onlara sordu.
“…Um, demin olanlar…Neydi…”
“Ne olabilir ki, [Kelimelerin Ruhu] tarafından oluşturulmuş temas ettiği herkes üzerinde etkili olan bir [Delik]- Oyunun kuralı bu.”
“…Yani…[Gerçeklikte]…bir delik açtık…”
Plum onları hatırlamaya başladı.
Kendilerini merkez olarak kullanarak sağ ve sollarına delikler açıp Flügelleri engellemek için birbirlerine bağladılar.
Oradan bir kere çıktıklarında elbette Sora ve Shiro diğerlerinin arkasında olacaklardı- Ve [Karakterleri] toplayacaklardı- Bundan daha önemliydi…
“…Olabilir mi, sadece karaktere sahip kişileri mi yemliyorsunuz!?”
“Tabii ki, ama henüz istediklerimizi elde edemedik.”
Sora kaygısız bir şekilde konuştu ve boncuk bir bilezik gibi kolunun etrafına dizilmiş karakterlere memnuniyetle baktı.
-Plum da onlarla birlikte baktı.
…Bundan sonra dört, beş, sekiz- on iki Flügel şaşırtıcı bir hızla onlara doğru gelmeye başladı.
“Waaah Ne yapacağız-aaahhh!”
“Topla. Üstteki, on iki çek- Her şey plana göre gidiyor, panik yapma.”
“..Nii, bunu yapabilir misin?”
Sora ve Shiro bir kişinin bile zar zor sığabileceği bir çatlakta yüksek hızda uçtular.
Bir sonraki açıklığa ulaştıklarında onları bekleyen Flügel sayısı buydu- On iki.
Sora kaygısız bir biçimde gülümserken-
“Evet, sorun yok-aaaaaaahahahhhhhhhhhh!?”
Sora Plum tarafından boynu yalanırken dengesini kaybetti.
Açık alana ulaştılar- ve yaklaşmakta olan on iki Flügel’in önünde Sora dengesini kaybetti. Bu yüzden onun ağırlık merkezi…
“…Nii!?”
“…Waaaahhh!?”
Düşmek üzereyken, Shiro dengeyi korumak için deli gibi kanat çırptı. Öyle bile olsa bu onları üstlerine gelen Flügellere karşı hazırlıksız bıraktı.
“Shiro, yap şunuuuu!”
-Sora hemen kararını verdi, tereddüt edecek zaman yoktu.
Sora elini Shiro’ya uzattı- Shiro’nun onun niyetini anlayacağına güveniyordu ve onun [Kelime Ruhları] ona geçti.
Shiro Sora’nın elini tutarak karakterlerin hareket etmesine izin verdi, daha sonra gökyüzüne baktı ve onları gökyüzüne fırlattı-
“[You shall not pass (トオサヌtoosanu)] …!”(*Geçemezsiniz, gönderme olduğu için öyle bıraktım.)
-Bunu söyler söylemez Sora ve Shiro’yu yakalamak üzere olan on iki Flügel, aniden-
“Ouch!”
“Ah!”
Patır- patır- Hayır, hoş bir ses değildi.
Büyük bir topun patlama sesine benzer bir ses duyuldu ve Flügellerin hepsi görünmez bir duvara çarptılar.
Ama problem-!
Sora Shiro’ya baktı ve plana göre- hızlı bir şekilde yukarı doğru sarmal çizmeleri gerekiyordu.
-[You shall not pass]. Düşmanların geçmesini engellemek için dört kelime ile bir bariyer oluşturdu.
Ve bu olduğunda sadece karakteri olan beşli hareket edecekti ya da en azından plan böyleydi-
“Heh-aaaaahhh!”
-O anda, Shiro’nun yüz ifadesi rahatladı.
[Kelime Ruhlarının] aktivasyonunu Shiro’ya bırakırken, bu zamanı uyumu yeniden kazanmak ve normale dönmek için kullanmıştı. Sora soğuk terler dökerken Shiro ile uyum için kanat çırptı-!
On iki Flügel görünmez bariyer tarafından engellenirken, ikisi Flügel kalabalığını geçti.
“Kahretsin, Shiro- sana bırakıyorum.”
“…Mm!”
Shiro, Sora’ya hangilerinde karakter olduğunu söylememişti.
Shiro elini uzattı ve sonra-
Hala yeterli olmadığı için iki bacağını da kullandı- ve kanadı ile bile karakterleri topladı.
“Uggghhh~~~Kaçabileceğiniz düşünmeyin-”
“Rüyanda görürüsün!”
Shiro’nun kanadı neredeyse yakalanıyordu ama Sora kanat çırparak ağırlık merkezlerini kaydırdı.
Ölümcül tuzaktan ucu ucuna kaçındılar ve görünmez duvarın altına indiler- Kanatlarını çırpmak üzereymiş gibiydiler- sonra diğer dar koridora ilerlediler…Bir şekilde başarmışlardı.
“…hff…hff!”
Shiro nefes nefese kalmışken Sora hakkındaki endişesini dile getirdi.
“U-um…İkiniz de iyi misiniz?”
Bu krizin suçlusu olan kişi, Plum sordu.
Sora atkıyı ısırdı ve boğuk bir sesle bağırdı.
“-Plum~~~! Bizimle beraber ölmek mi istiyorsun!?”
“Ü-Ü-Ü-Üzgünüm! Ani sarmal yüzünden ağzım Sora-dono’nun varlığına kaydı- Ve daha önce kaynağımı kaybedersem birkaç saniye içinde öleceğimi söylemiştim!! Ve tabii ki öleceksek beraber öleceğiz, hep birlikte cehennemde görüşürüz!!”
Shiro şiddetli bir şekilde atan kalbini sakinleştirmeye çalışırken— Elindeki karakterlere bakarak konuştu:
“…Nii…ソ(so) ワ(wa) ケ(ke) ユ(yu) ラ(ra)… bunlara sahibiz…yani şimdi…”
“Evet, sonunda tamamlandı.”
[ラ(ra)ユ(yu)ス(su)マ(ma)ク(ku)ケ(ke)ソ(so)カ(ka)ワ(wa)] – İkisi [Kelimelerin Ruhlarını] düşünerek kıkırdadı.
Birbirlerine bakarken başlarını salladılar- Kuvvetle kanatlarını çırptılar.
Daha önceden küpleri hedefleyen iki kişi- şimdi gökyüzüne tırmanıyorlardı.
“-Ah, buldum!”
“Hmm….yine mi stratejilerini değiştiriyorlar?”
Hemen tespit edildiler. Ancak takipçileri bu sefer Sora ve Shiro’ya daha fazla dikkat ettiler.
Düz bir çizgide hareket etmediler ve devrelerini çevrelermiş gibi dairesel bir formasyonda döndüler.
-Muhtemelen kimse bunu düşünmemişti.
Çünkü Plum da tahmin edememişti.
Flügeller onları çevrelemişti, [Kelime Ruhları] oluşturmak için avuçlarını buluşturdular.
-Üç karakter kaybolurken, onlara dokunarak bağırdılar:
“-[Hızlanma]-!!”