Okami Wa Nemuranai - C1Bölüm 1-15
Çeviri: RüyaGezer Düzenleyen: ggurcan
“Oy.”
Aşçı Morda elindeki bez torbayı uzattı.
İçi Griphil yaprakları ile doluydu.
“Teşekkürler (Narou).”
Lecan, yaprakları aldığı gibi teşekkür etti. Ağzına bir tane koydu ve çiğnemeye başladı. Acı tat, hemen ağzında dolandı. Yaprak tamamen kurumadığı için, keskin bir şok ağzını işgal etmişti. Ama bu, ona bir rahatsızlık vermiyordu.
Üç aşağı beş yukarı, Lecan’ın ruh hali böyleydi.
Bir şey yapmak isteğinden yoksundu.
Bu sadece Lecan’a has bir durum değildi. Genç leydi’nin ayrıldığı gün, kılıç antrenmanları da durmuştu. Hizmetçilerse, dut yemiş birer bülbül gibilerdi.
Lecan ise, tüm gün boyunca bir ağacın arkasında olan bu taşın üstünde oturup, yetişen ekinleri izliyordu. Morda’da yanına geçip oturdu.
İkili, tek bir kelime etmeden, sadece oturup ağızlarındakini çiğnediler.
Lecan bir yalnızlık hissine kapılmıştı.
Bunun; göğsünden kayıp giden mücevher yüzünden mi, yoksa uzaklara giden Leydi Rubianafale yüzünden mi olduğuna emin değildi.
İyi fiyata satmış olduğu lüks eşyaları düşünürken, aklına büyük canavar geldi.
Lecan o canavar hakkında kötü bir izlenime sahipti. En basitinden, o canavar tek başına dövüşebileceği bir canavar değildi. Dahası öyle bile zor bir savaş olurdu.
Onun ustalığı, bir yere sıkışmış kalabalık gruplar halindeki canavarlarla dövüşmekti. Sahip olduğu tüm potansiyeli, bir zindanda büyülü canavarlarla dövüşürken ya da bir savaş alanında düşmanları tarafından kuşatılmışken ortaya çıkıyordu.
Büyük Canavarın üst gözü muhtemelen manayı görebiliyordu. Bundan dolayı Lecan’ı engellerinin arasından seçebiliyordu.
<3D Algısı> yeteneğinin menzili 50 adımla sınırlı olduğundan dolayı o canavara karşı ciddi bir dezavantajdaydı. Düşmanının 50 adım öteden kendisine karşı kullanabileceği en az iki saldırı şekli vardı. Bütün bunların dışında, tekerlek gibi yuvarlanabiliyordu. Hız, menzil ve alan saldırısı; üstesinden gelemeyeceği neler varsa, hepsi bunda toplanmıştı.
Canavarın derisi de oldukça sertti. Lecan’ın saldırılarının, içine nüfuz edip etmediği belirsizdi.
Eğer <Bomba> sını kullanırsa kolayca halledebilirdi. Ancak bu, kritik durumlar için sakladığı bir şeydi. Harcadığı zaman kolayca yenileyebileceği bir şey değildi.
Lecan, Boudo’nun da burada olmasını diledi.
Boudo’nun küt silahı ve <Darbe Nüfuzu> yeteneği, sağlam bir deriye sahip olan düşmanlara karşı oldukça etkiliydi. Lecan, düşmanın dikkatini üstüne çekerdi ve Boudo rakibi yere indirirdi. Eğer o olsaydı, böyle bir canavara karşı hiç endişelenmezdi bile.
Ancak, Boudo burada değildi. Beraberce çalışabileceği bir kişi de yoktu.
O canavarı sadece kendi başına halledebilirdi.
Şimdilik tekrar bir daha denemeyi düşündü. Düşmanın yeteneklerini öğrenmek önemliydi. Her şey bundan sonra başlardı.
Lecan, tadını kaybetmiş olan yaprağı ağzından tükürdü ve ayağa kalktı.
Çn: Spur Horses!