Sono mono. Nochi ni... - Bölüm 055

Çevirmen: Kylerxy Düzenleyen: ggurcan

Bir kez öksürdükten sonra Leria-san ciddi bir ifade ile bize bakarken konuşmasına devam etti.
”Naminissa’nın ablası ve abisinin bu hale gelmelerinin asıl nedeni… Lanetli bir alet”(Leria)
”Lanetli alet?”(Naminissa)
”Evet, abinin lanetli aleti ”Olgunlaşmamış Kukla” ve ablanın lanetli aleti de ”Çılgın Savaşçının Ziyafeti” olarak adlandırılır”(Leria)
”Bunlar ne tarz lanetli aletler?”(Naminissa)
Leria-san’ın açıklamasına göre, olgunlaşmamış Kukla bilezik şeklinde yıkım için tasarlanmış tehlikeli lanetli aletti. Her şeyden önce bilezik sizin büyü gücünüzü emecekti. Kökeninde bir kişiyi manipüle etmek mümkündü ama etkileri aniydi, isminden de anlaşılacağı gibi olgunlaşmamıştı. Bu dünya etrafında dolaşmakta olan açıklayıcı bir ifadeydi, aslında bu lanetli aletin başka bir etkisi daha vardı. Eğer birisi çok uzun süre kullanırsa manipüle etkisi daha uzun ve güçlü hale gelecekti. Görünüşe göre Naminissa’nın abisi bir süredir bu bileziği takıyordu…
Çılgın Savaşçının Ziyafeti de kolye şeklinde yıkım için tasarlanmış bir lanetli aletti. Urdaki etki isminde ima ettiği gibi giyen insanları çılgına çevirerek nedeni ortadan kaldırmakti. Yıkım için tasarlanmış denmesinin bir nedeni daha vardı, büyü gücünün onaylatılması ile bu alet herhangi bir zaman tetiklenebiliyor gibi görünüyordu. Nedenin ne kadar kaybolacağı onaylatılan büyü gücüne bağlıydı.(neden kaybetme önüne geleni nedensiz yere biçme onaylatma 1 mana verdim 200 verdim 2000 verdim şeklinde kendi karar verebiliyor)
Muhtemelen lanetli aletler manipüle edilen Navirio-sama’nın nedenini kaybeden onun ablası Narellina-sama ile savaşması için kullanılıyor. Biraz şans gibi görünüyor, ana beyin ikisinin de aynı anda düşmesini hedefliyor. Ben de öyle düşünmüştüm. Naminissa bu gerçeği üzgün bir yüzle kabul etmiş gibi görünüyordu.
”Kesinlikle tehlikeli bir alet, aynı zamanda uzaklaştırması da kolay. Eğer lanetli aletleri onlardan uzaklaştırabilirseniz, lanet de ortadan kaybolacak”(Leria)
”Diğer bir deyişle, lanetli aletleri almak için abime ve ablama yaklaşmamız yeterli mi?”(Naminissa)
”Evet, normale dönecekler”(Leria)
”Anlıyorum”(Naminissa)
Naminissa’nın gözlerine güçlü bir umut ışığının geri döndüğünü gördüm. Ya yok etmek ya da uzaklaştırmak… Kaba güçle bunu halletmek benim işim… Böyle bir zamanda samimiyetle Naminissa’nın gücü olmak istiyorum.
”Bu arada, bu lanetlerle alakalı bilgilerin kaynağı… Aslında onu buraya çağırdım. Gelip gelmediğini merak ediyorum?”
”””?”””(bunu sürekli kullanıyorum her bir iki tane bir kişiyi temsil ediyor altı tane var 3 kişi)
Şaşkın bir görünüşe sahip olduğumuzda kapının tıklanma sesini duyduk.
”Görünüşe göre geldi. Girebilirsin!”(Leria)
”Affedersiniz”
Mütevazı bir ses duyulduktan sonra kapı açıldı. Oradan görünen gergin ve ürkek görünümlü kızıl saçlı bir adam vardı. Ancak, iyi görünüşünden bir aristokrat olduğunu söyleyebilirdim.
”Denoga-sama…”(Naminissa)
”M-merhaba Naminissa-sama”(Denoga)
Oh? Naminissa’nın tanıdığı mı? Yani, sanırım daha önce Denoga ismini duymuştum… bu doğru, nişanlı!Denoga Naminissa’nın nişanlısının ismi… Bu doğru, Naminissa bir nişanlıya sahip… o kraliyet ailesinden… Statü farklılığından bir aşk, bu sadece rüya içerinde bir rüya…
”Bilginin Denoga-sama’dan geleceğini hiç düşünmemiştim”(Naminissa)
”B-bu sadece bir tesadüf… B-babam… D-daha önce bana bu l-l-lanet aletleri hakkında bir kitap verdi… Da-daha sonra Navirio-sama ve Narellina-sama’yı gördüm… Bir l-lanetli alet g-giyiyorlardı… S-senin n-nişanlın olarak… Y-yardım etmek istedim…”(Denoga)
”Anlıyorum… İşbirliğin için teşekkür ederim”(Naminissa)
Aşk… ?
Eh? Bu? Hayır, hayır hayır… Eh? Eeeeh? Olamaz… Bu yalan olmalı?
Görüş alanımı hızlıca ellerimle kapadım. Zihnimin arkasında daha önceden olduğu gibi Naminissa’nın dalgalanan gülümsemesini görebiliyordum. Bir an için yüzünün kızardığını da görebiliyordum. Doğrudan kendi gözlerimle görmediğime sevindim
”An-ancak, bundan sonrası biraz sert olabilir…”(Denoga)
Ama… Naminissa bir nişanlıya sahip… Aşkım şimdiden bitti huh… Bitti… Başlama şansı bile yoktu… Ama… Bu duyguları kalbimin derinliklerinde tutacağım… Hala ablası ve abisine yardım etmek için elimden geleni yapabilirim…
”Denoga-sama dövüşme yeteneğine sahip olmadığınızdan lütfen geri kalanını bize bırakın. Bu bilgiyi gerçekten takdir ettim”(Naminissa)
”E-evet, yardımcı olabildiğim için mutluyum”(Denoga)
Ellerimi suratımdan çektim… Huh? Konuşma ne zaman bitti? Bu bana bu adamın Naminissa’nın nişanlısı olduğunu hatırlatıyor. Ama neden acaba? Benim bakış açıma göre bu adamla konuşurken Naminissa sanki bir maske takıyor gibi görünüyor…
İkinci kez düşününce, kabul edilemez-!
Ondan nefret ediyorum! Onunla başa çıkabileceğimi sanmıyorum! Dürüst olalım… Naminissa’nın nişanlısını çok kıskanıyorum—-!
*dotatatatatata!*
Odadan dışında aceleyle koşan birisinin sesini duydum. Odanın önünde ses kesildikten sonra, kapı gürültülü bir tıkatma sesi ile açıldı.
”Lütfen beni bağışlayın”(Floyd)
”Fuhi-L-lütfen beni bağışlayın”(Kumia)
İçeriye giren Floyd ve Kumia idi. Floyd’un durumu her zamanki gibiydi ama Kumia tamamen terle kaplıydı.
”Huuu-… Huuu-… Floyd-san, bu hızla koştuktan sonra… Neden sen de tek bir tane bile ter yok… huu-… huu-…”(Kumia)
”Çünkü ben uşağım”(Floyd)
”Lütfen bu kelimeleri her zaman bir bahane olarak kullanmayın… !”(Kumia)
Nedenini merak ediyorum… Bu ikisinin bir nedenden dolayı sürekli bu şekilde davranacağını biliyordum.
”Siz ikiniz ne oldu?”(Naminissa)
Naminissa ikisine sordu.
”Naminissa-sama biraz geç kaldık gibi görünüyor. İki taraf da şuanda 1000 şövalyeye liderlik ederek Bondo vadisine ilerliyor. Muhtemelen bu yer bir savaş alanına dönüşecek”(Floyd)
”Anladım… Şuan da oraya yöneliyoruz”(Naminissa)
Bu sözlerle aceleyle hareket etmeye başladık. Leria-san lonca görevlilerinden atları hazırlamalarını istedi. Başımın üzerindeki Meru ile birlikte, Orlando, Naminissa, Floyd, Kumia-san, Bondo ovasına ilerleyeceğiz.
Bondo ovası yarım günlük yürüme mesafesinde, acele edersek tam vaktinde oradan olabiliriz. Naminissa’nın nişanlısı Denoga ile loncada ayrıldık. Leria-san, lonca içerisindeki maceracıların takviye olması için acil bir istek duyuracak. Daha sonra bizi yakılacağını söyledi.
Daha sonra Bondo ovasına ulaştık. Formasyon oluşturan Şövalyeler birbirlerine dik dik bakıyordu.