Super God Gene - 0078

Çevirmen: Kylerxy

Taş Kağıt Makas

”İçme yarışması olmadan içmek her zaman sıkıcıdır. Biraz oyun oynamaya ne dersiniz?” Tang Zhenliu’nun bir oyun önermesinden önce kısa bir süre geçmişti.
”İçme oyunu? Burada bir çocuğumuz var” Qu Wange gözlerini Tang’a devirdi.
Tang, Fang Jingqi’ye göz kırptı ve sonra gülümsedi ve söyledi ”Wange, endişelenme. Çizginin ilerisine geçmeyeceğiz. Burada çocuk dostuyuz”
Fang Jingqi Tan’a dönüp sordu ”Kırmızı ellere ne dersiniz?”
Fang Jingqi bu sözleri söylediğinde, Han Sen biraz şaşırmıştı. Fang’ın ona bir oyun kurduğunu düşünüyordu ama aslında Tang Zhenliu’ya hazırlıyor gibi gözüküyordu.
Tang kaşlarını çattı ”Kırmızı eller oynaması çok kolay ve içmek için iyi değil. Hadi Şarap Dökme oynayalım”
”Şarap Dökme” Tang Zhenliu’nun önerisiydi, iki kişinin bir masada bir bardak şarap ve tabakla oturduğu bir oyundu. İki kişi taş-kağıt-makas oynayacak ve kazanan şarabı alıp kaybedenin yüzüne dökecekti. Kaybedenin tabağı alıp şarabı engellemesi gerekiyordu.
”Bu oyun uygun mudur?” Fang Jingqi Han Sen’in sadece kırmızı ellerde iyi olduğunu biliyordu, bu oyunda iyi olup olmadığı hakkında bir fikri yoktu.
”Güzel, üç kişi oynuyorsunuz. Ben Yan’ı spor salonuna götüreceğim” Qu Wange, bunun küçük bir kız üzerinde kötü bir etki bırakacağından korkmuş ve onu uzaklaştırmıştı.
Bayanlar gittikten sonra, Tang daha rahat hissetti ve Han Sen’e meydan okudu ”Hepimiz erkeğiz bu yüzden yüzünü kaybetmekten korkma. Oynamaya cesaret eder misin?”
”Elbette ama bir oyun, bahis açılmazsa eğlenceli olmaz” Han Sen söyledi.
Han Sen’in yanıtını duyan Fang Jingqi heyecanlandı. İçinden düşündü. ”Han Sen rahat gibi görünüyor. Tang kendini bir aptal haline çevireceksin, bunu kaydedeceğim ve tekrar kendini övmeye cesaret ettiğinde sana bunu göstereceğim”
Tang Han Sen’in cevabına sevindi. Düşündü ”Neyse ki, bu çocuk kim olduğumu bilmiyor, yoksa benimle oynamaya cesaret edemezdi, hadi sadece bahse girelim”
”Ne çıkarcı?” Tang Zhenliu ayrılacakmış gibi davrandı.
”Yüz bin her round için”
Han Sen Han Yan’ın beslenme solüsyonu ve doktoruna ödenecek para konusunda endişe ediyordu, her ay bir milyondan daha fazlaydı ki bu da ortalama bir aile için çok fazlaydı.
Onun hesabında ilk ayın parası bile yoktu ve Gods Sanctuary’ye gidip mutant yaratık etlerini satmak zorundaydı.
Ama bütün sahip olduğu siyah iğnelerdi ve Qin Xuan’a sattığı 30 taneden daha fazlasını satmak istemiyordu. Eğer aynı yaratıktan daha fazla ortaya çıkarsa, değeri düşer ve insanlar o yaratığın avlanmasının kolay olduğunu düşünebilirdi.
Bu yüzden Han Sen daha fazla siyah iğne satmaya istekli değildi.
”İyi, senin gibi basit bir adamla oynamaktan zevk alırım. Her tur için yüz bin” Tang içten çok sevinçliydi. Sadece Han Sen’in yüzüne şarap dökmek yeterince tatmin edici olmayacağını düşünüyordu ve bu çocuk para önermeye cesaret etmişti.
”Sen benden para kazanmak için on bin yıl daha beklemek zorundasın. Ben taş-kağıt-makas kralıyım ve on turdan dokuzunu kazanabilirim. Senin ağlamanı görmeyi dört gözle bekliyorum” Tang Han Sen’in iyi bir vatandaş olması için iyi bir ders vermek istedi. Tang’a hem yüzünü hem de cüzdanını sunması çok iyi bir şeydi.
”Sizler başlayabilirsiniz. Ben taş-kağıt-makas’ta çok kötüyümdür, bu yüzden ilk önce gözlemleyeceğim.” İlk hangi iki kişi oynayacağına karar verilirken, Fang elinin havaya kaldırdı.
Oyun oynamak niyetinde değildi ve sadece oyunu kaydetmek istiyordu.
”Tamam, yorulduğumuzda oynayabilirsin” Tang Fang Jingqi’nin çıkıp Han Sen’in kıçını tekmelemek için daha fazla zaman verdiği için mutluydu.
Tang tabağı ve bir bardak şarabı masanın üstüne koydu. Bardak normaldi ve yaklaşık beş ons şarap tutabilirdi.(160 ml)
”Bunun yerine su kullanalım mı?” Han Sen önerdi. Tang’ın her yerinin şarapla ıslanacağından korkuyordu ve Tang’ı ateşlerse güvende olmayacaktı.
”Su sıkıcı. Şarap iyi” Tang Han Sen’i daha fazla küçük düşürme fırsatını kaçırmayacaktı.
Han Sen konuşmadı. Tang Zhenliu Fang Jingqi’ye söyledi.” Fang, söylesene bu adil değil mi. Başka türlü, sonuca başka birisi meydan okumasında korkuyorum”(Sonucu başka birisi yalanlar kısacası)
”Tamam” Fang Jingqi kabul etti, ikisinin arasında durdu, boğazını temziledi ve bağırdı ”Taş… Kağıt… Makas!”
Fang Jingqi makas dediğinde Han Sen ve Tang Zhenliu neredeyse aynı anda elini uzattılar.Tang taş yaparken Han Sen makas yaptı.
Kazandığı için heyecanlandı, Tang şarap bardağını kavradı ve Han Sen’e döktü.
Neyse ki, Han Sen biraz panikle tabağı yakalamış ve şarabı engellemişti.
”Han Sen aslında bu oyunda kötü olabilir mi?” Fang Jingqi Han Sen’in kaybetmesin beklemediği için tereddüt etmişti. Han Sen’in gülümseyen gözlerine bakan Fang, ürkmeden edemedi. ”Hayır, Han Sen acımasız. Sadece Tang’tan daha fazlasını almaya çalışıyor”
Neler olduğunu anladığında, Fang Jingqi sırıttı ve düşündü ”Tang, bu gece esir oldun. Her şeyi kaydetmeye çalışacağım”
Han Sen tabii ki de ona sorduğundan beri Tang’ı ayarlıyordu.
Tang yeterince zengindi. Diğerleri bu yarışmaya gelmeyebilirdi ama Tang bir performans maçından on milyon kazanıyordu, muhtemelen birkaç milyon kaybetmek ona bir şey hissettirmeyecekti.
Oyun refleks ve zamanlama testi idi. Heri taş-kağıt-makasta seçilmesi gereken objeyi yakalayabilmek için birisini yüksek reflekslere sahip olması gerekiyordu. Hızlı cevap verebilen bu oyunda büyük avantaja sahipti.
Ancak, daha önemli olan şey, rakibinin bir sonraki hareketini tahmin edebilmekti ki bu da taş-kağıt-makasın esas olayıydı.