Super God Gene - 0307

Çevirmen: Kylerxy Düzenleyen: ggurcan

Han Sen geri adım attı ve Xu Zhu’nun ard arda gelen saldırılarından kaçındı. Xu Zhu’nun sakinliğine bakan Han Sen biraz şaşırmıştı.
Uzun zamandır Gladyatör’de idi. Onun düşük kazanma oranından dolayı, neredeyse hiç kimse onu savaşmaya davet etmezdi. Neredeyse her zaman rastgele eşleşmeyi seçmişti.
Ancak bu sefer birisi onu davet etmişti. Han Sen rakibinin zayıf birilerini bulmaya çalışan bir çaylak olduğunu düşünmüştü.
Ancak savaş başladığı gibi Han Sen rakibinin kavramada harika olduğunu görmüştü ve Yanıltma da bile iyiydi. Gelen gücü Han Sen’i incitmek için kullanması dövüşte oldukça akıllı bir hareketti.
Han Sen’in son yarım yıldır pratik yaptığı Panorama ‘da benzer teknikler içeriyordu.
Eğer aynı şeyi başarabilirse rakibinin onu yakalaması imkansız olacaktı. Bu teknik birçok kolu ve teknikleri olan yaratıklarla savaşmaya geldiğinde oldukça yararlı olurdu.
Ancak, Yanıltma pratiği yapmak çok zordu. Yanıltma pratiğinin anahtar noktası gerçek dövüş yapmaya dayanıyordu. Şuan da Han Sen hala Yanıltmanın teorik kısmını anlayabilmişti.
Neyse ki, Han Sen daha önce Ghosthaunt pratiği yapmıştı bu yüzden bu tarz tekniklere yabancı değildi. Böyle olsa bile, gerçek bir savaşta Yanıltmayı kullanmak Han Sen için hala biraz zaman alacaktı.
Xu Zhu’nun Yanıltmasını gören Han Sen oldukça etkilenmişti.
Evrimcilerin gerçekten de harika teknikleri var. Neyse ki simüle edilmiş bedenleri kullanıyoruz. Aksi halde vücut hücrelerini değiştirebilen yüksek geno puanlarını kullanırlarsa, onlarla eşleşmemim bir yolu yok. Han Sen kendi kendine düşündü.
Han Sen’in geri çekilmeye çalıştığını gören Xu Zhu hemen takip etti. Aniden Xu Zhu Han Sen’in sol eliyle kendi sağ elini kavradığını ve çıkık eklemlerini yerine taktığını gördü.
Xu Zhu kaşlarını çatmadan edemedi. Han Sen daha önce benzer yetenekleri pratik yapmış birisi olmalıydı ve oldukça yetenekliydi.
Ancak Xu zhu buna çok fazla dikkat etmedi. Han Sen’in kondisyonu Xu Zhu’dan çok daha düşüktü eğer Han Sen Yanıltma pratiği yapıyor olsa bile Xu Zhu ile karşılaştırılamayacaktı.
Xu Zhu bir kez daha kendisini Han Sen’e attı. İkisi arasında kondisyon indeksinde on puan fark vardı. Eğer Han Sen kaçmak istese bile, başaramayacaktı.
Kaslarını oynatmadan Han Sen’in kalbi bir anda normal bir insandan çok daha hızlı atmaya başladı.
Kalp atışları hızlandığında, vücudunda qi ve kan daha hızlı akmaya başladı, Han Sen’in kondisyon indeksini yükseltiyordu.
Han Sen’in kondisyon indeksi hala 30’un altında olmasına rağmen gücü ve hızı 28 civarında olmalıydı.
Han Sen’in kondisyon indeksi ondan çok fazla yüksek olmayan iyi bir Yanıltma kullanıcısı ile karşılaşması çok nadirdi. Han Sen çok çabuk kaybetmek istemiyordu. Yanıltmanın nasıl çalıştığına daha yakından bakmak istiyordu.
”Gerçekten de numara yapıyordu. Onun kondisyon indeksi o kadar düşük değil!” Huang Yulei Han Sen’in hızı ve gücünün çok daha iyi olduğunu gördüğünde bağırdı.
Han Sen’i izleyen Desperado sessiz kaldı. Han Sen’in davranışlarının garip olduğunu hissetmişti ama nasıl olduğunu söyleyemiyordu.
Han Sen ve Xu Zhu bir kez daha birbirlerini boğazlıyorlardı. Han Sen kondisyon seviyesini yükseltmek için Heresy Mantra kullanmasına rağmen hala Xu Zhu’dan daha güçsüzdü. Ek olarak Xu Zhu’nun kavrama ve Yanıltma teknikleri Han Sen’inkilerden çok daha iyiydi. Bu nedenle Han Sen hala kesinlikle dezavantajlı durumdaydı.
Han Sen’in kolları bir kaç kez Xu Zhu tarafından yerinden çıkarılmıştı ama her seferinde Ghosyhaunt ve beyaz yeşim iskeletin düzensiz ayak hareketlerini kullanarak kurtulmayı başarmıştı. Xu Zhu tarafından birçok kez yakalanmasına rağmen, her zaman kaçmayı başarmıştı.
Ghosthaunt Yanıltma kadar gelişmiş olmamasına rağmen, birçok savaşta hayatta kalan bir emektar tarafından Han Sen’e öğretilmişti. Tekniklerinin çoğu oldukça pratikti ve zor durumlarda Han Sen’e yardımcı oluyordu.
Xu Zhu her zaman bir avantaja sahip olmasına rağmen, Han Sen’i gerçek anlamda hiçbir zaman kilitleyememişti. Ek olarak, simüle edilmiş bir savaşta, kavrama diğer saldırı türlerine göre daha az hasara neden oluyordu. Yarım saatten uzun bir süre sonra Han Sen birçok kez yaralanmasına rağmen hala geriye %40 sağlığı kalmıştı.
Huang Yulei oyunu izlerken tanıdık hissetmeye başladı. Han Sen ile savaşında, başlangıçta o da mutlak bir avantaja sahipti ama Han Sen’e kendi on üç kesimine yenilmişti.
”Olamaz… Xu Zhu’dan Yanıltmayı öğrenmesinin bir yolu yok…” Huang Yulei kafasını salladı ve kendi spekülasyonu ’nu reddetti. Yanıltma on üç kesimden çok daha fazla emek istiyordu. Kişi küçüklüğünden temellerini atmalıydı. Birisinin yetişkinliğinde başlayarak başarıya ulaştığını pek duymamıştı.
Huang Yulei Han Sen’in savaş sırasında Yanıltmayı öğrenebileceğine inanmamıştı, çünkü Han Sen’in kendi savaşı sırasında on üç kesimi öğrendiğine bile inanmıyordu.
Savaş devam ederken, Huang Yulei’nin yüzü daha da sertleşti. Gerçekten de Han Sen inanılmaz bir ilerleme kaydetmişti. Han Sen’in Xu Zhu tarafından yakalanma olasılığın daha düşük ve sıyrılmaya çalışırken daha hızlı olduğunu söyleyebilirdi.
”Olamaz…” Huang Yulei daha da endişelenmeye başladı ve artık reddedemediği kendi düşüncelerine inanamadı.
Desperado kaşlarını çattı ve hiçbir şey söylemedi, Han Sen’in her bir hareketini yakından izliyordu.
Kolezyumda, Xu Zhu da şok olmuştu. Huang Yulei bile Han Sen’in ilerlemesini söyleyebildiyse, Xu Zhu Han Sen’in rakibi olarak daha da güçlü olduğunu hissetmişti.
Onu korkutan rakibinin kavrama konusunda hızlı bir şekilde çok daha iyi olduğunu açıkça hissedebiliyordu.
Xu Zhu bu rakibine karşı çok az şey yapabileceğini görmüştü. Hala avantajlı durumda olmasına rağmen, Han Sen’i yenebilmesi onun için çok zordu.
Savaş gemisinde bir asker rakip bölgede bir asker gibiydi, korkusuzca savaşıyor ve yüzünde ölümün sakinliği gözüküyordu. Ve askere hiçbir şey yapamazdı tek yapabileceği daha ve daha güçlü oluşunu izlemekti.