Super God Gene - 0373
Çevirmen: Kylerxy Düzenleyen: ggurcan
Satan
Han Sen karşılaşabileceği tüm rakipler hakkındaki sordu ve Wang Di’nin adına savaşmayı kabul etti. Wang Di’den savaştan önce canavar ruhlarını vermesini istedi.
Canavar ruhları bir kutsal kanlı canavar ruhu eklentisi ve kutsal kanlı canavar ruhu silahıydı. Aynı Shelter’de olmadıklarından, Han Sen Huangfu Pingqing’e Wang Di’den iki canavar ruhunu alması için bağlantılarını kullanmasını istedi ki bu şekilde Han Sen daha sonra herhangi bir zaman geri alabilecekti.
Kutsal kanlı canavar ruhu Han Sen’in çok ilgilenmediği bir baltaydı. Eklenti Canavar ruhu ise Han Sen’in ihtiyacı olan şeydi.
Huangfu Pingqing VIP bölümüne ulaşmıştı ve orada Ning Yue’yi görmüştü.Şuandan itibaren Ning Yue’den kaçması onun için imkansızdı.
‘’Kardeş’’ Huangfu Pingqing seslendi. Ning Yue’yi her gördüğümden, biraz gergin hissediyordu. Ning Yue kibar bir insan olmasına rağmen onun bakış açısına göre küçüklüğünden beri her zaman ona omurgasından aşağı bir ürperti hissettiriyordu.
Bu nedenle Huangfu Pingqing kibirli ve huysuz Cennetin oğluna garip bir şekilde daha yakındı. Bunun nedeni Huangfu Pingqing’in kendine bile açıklayamadığı bir şeydi.
‘’Pingqing seni uzun zamandır görmedim’’ Ning Yue Huangfu Pingqing’in kafasını gülümserken ovdu. Gözleri iki hilal ay gibiydi.
Ning Yue Cennetin oğlu gibi gözüküyordu ama daha zayıftı. Ten rengi soluk ve dudakları bile gölgeliydi.
Ning Yue çocukluğundan beri Huangfu Pingqing’in büyük kuzeniydi. Huangfu Pingqing’in ailesi ile birlikte Ning ailesini ziyaret ettiği bir zaman vardı. Küçük kız eski bir antikayı kırmıştı ve dehşete düşmüştü. Ning Yue şuanda olduğu gibi onun başını ovmuş ve sorumluluğu üstlenmişti. Çok kötü dövülmüş olmasına rağmen Ning Yue gerçek hakkında hiçbir şey söylememişti.
Huangfu Pingqing Ning Yue’e her zaman minnettar olmuştu ama bir nedenden ona yaklaşma konusundan isteksiz olduğunu hissediyordu. Ning Yue onun başını ovduğunda bile içinde kaçmak için bir dürtü oluşuyordu.
Ning Yue’nin önünde güçlü bir kadın olan Huangfu Pingqing bile içine kapanık bir hale geliyordu.
Huangfu Pingqing’in Ning Yue ile çok fazla ortak ilişkileri olmadığından doğrudan konuya girdi ‘’Erkek kardeş, senden bir iyilik isteyeceğim’’
‘’Pingqing, kurallara aykırı olmadığı sürece senin için her şeyi yaparım’’ Ning Yue gülümseme ile söyledi.
Bunu söyledikten sonra Ning Yue artık daha fazla öksürüğünü tutamadı. Yüzü daha da solgun gözüküyordu.
‘’Erkek kardeş bugünlerde daha da mı kötüleştin?’’ Huangfu Pingqing endişelenmeden edemedi.
‘’Önemli değil. Buna alıştım’’ Ning Yue gülümsedi ve söyledi ‘’Ne iyiliği?’’
‘’Erkek kardeş, tanıdığım birisi VIP bölümüne girecek’’ Huangfu Pingqing acele ile söyledi.
‘’Pingqing bazı kuralları ihlal etmeyeceğimi biliyor olmalısın… ahem…’’ Ning Yue söyledi ve öksürdü.
‘’Erkek kardeş, senden onu bırakmanı istemiyorum, bunun yerine Tie Kuang’ı rakibi yapmanı istiyorum’’ Huangfu Pingqing dişlerini sıktı ve söyledi. Bunun iyi bir fikir olduğuna inanmasına rağmen, Han Sen’in isteğine saygı göstermek zorundaydı.
‘’O senin düşmanın mı?’’ Ning Yue şaşırarak Huangfu Pingqing’e baktı.
‘’Hayır’’ Huangfu Pingqing hızlıca başını salladı.
‘’Bir evrimleşici mi?’’
‘’Hayır’’
Ning Yue ilgilenmiş görünüyordu ‘’İlginç, adı ne?’’
‘’Han Sen. Erkek kardeş yapabilir misin?’’ Ning Yue’nin önünde olduğu her zaman Huangfu Pingqing kendinden emin olamıyordu.
‘’Hiçbir kural ihmal edilmediği sürece nasıl istersen’’ Ning Yue çok seven bakışları ile Huangfu Pingqing’e gülümsedi.
‘’Yani, evet mi?’’ Huangfu Pingqing çok sevindi.
Ning Yue kafa salladı, mendilinin altından dudaklarının köşesini kıvırdı. Öksürmeye çalışıyor gibi görünüyordu.
VIP bölümü insan doğasının karanlık tarafının serbest bırakıldığı yerdi. Alan tamamen seyirciler ile doluydu, ring art arda kanla boyanıyordu.
Kimse seyircilerin yüzünü görmüyordu. Herkes metal bir maske giyiyordu. Birçok ziyaretçi böyle bir yerde görülmek istemezdi.
Birisi Skynet üzerinden üye olarak canlı yayını izleyebilmesine rağmen, birçok insan yine de kanın tadını ve gerçek deneyimi tercih ediyordu.
Tie Kuang adındaki kişi VIP bölümünde ünlüydü. Bu gerçekten çok güçlü olduğundan değildi. Evrimleşiciler arasında Tie Kuang hala en iyi potansiyele sahip bir çaylaktı.
Ancak VIP bölümü içerisinde borçlarını ödeyememiş evrimleşmemiş için Tie Kuang bir kâbustu.
Satan insanların Tie Kuang’ın savaşını izledikten sonra verdikleri takma addı. Acımasız Tie Kuang kazandığı takma adı savaşlarda gösteriyordu.
Evrimleşmemişler için Tie Kuang gerçekten de yenilmezdi ve kana susamış bir iblis gibi acımasızdı.
Eski savaşlarında, Tie Kuang’ın rakiplerinin hiçbiri sağlam bir vücuda sahip değildi. Ya parçalanmışlardı ya da kafaları koparılmıştı.
Ne zaman böyle bir şey olsa seyirciler fanatikleşecekti. Alkışlar tüm alanı kaplayacaktı.
Tie Kuang’ın rakibinin kim olduğu önemli değildi. Herkesin görmek istediği Satan’ın acımasızlığıydı.
‘’Kafanı koparacağım’’ Tie Kuang tekrar ringde dururken, rakibini işaret etti ve en sevdiği sözü bağırdı. Tüm seyirciler yaklaşmakta olan kan ve ölüm için alkışlamaya başladı.
Aslında Tie Kuang ile karşılaştırıldığında seyirciler gerçek şeytanlar olarak gözüküyordu
Ring içindeki bir odada Ning Yue kanepede otururken kan kadar kırmızı bir şarap içiyordu, gülümseyen gözlerle ringe yukarıdan bakıyordu.
‘’Han Sen. O kardeşimin nefret ettiği kişi olmalı. Ucube Göt, Steel Armor Özel Takımın lideri ve bir evrimleşmemiş kişi. İlginç…’’ Ning Yue gizemli bir gülümseme ile ringe yürüyen Han Sen’i izliyordu.