Super God Gene - 0446
Çevirmen: Kylerxy Düzenleyen: ggurcan
Şok Olmak
‘’Eğer çeteye katılmazsak bir buz zırhlı canavar için ne kadar ödememiz gerekecek?’’ kırk ya da elli yaşlarındaki bir adam Han Sen’e sordu.
‘’Evrimleşiciler için bir A-Sınıfı Aziz Salonu lisansı’’ Han sen kararlılıkla söyledi.
‘’Ne? Bir buz zırhlı canavar için evrimleşici A-Sınıfı Aziz Salonu lisansı mı? Neden bunun yerine bizi soymaya çalışmıyorsun?’’ adam hemen sinirle bağırdı.
Birçok kişi Han Sen’i utanmaz olmakla suçlamıştı. Bazıları altın hırlayanın sırtından bedenleri çalmaya bile çalışmıştı.
Bu sadece insan doğasıydı. Birçok kişi sizinle birlikte zorluklara katlanabilirdi ama servetinizi izlemeyi bırak zenginliğinizi bile çekemezdi.
‘’Ouch!’’ Han Sen aniden hareket etti ve altın hırlayan köpeğin sırtından eti çalmaya çalışan birisinin elini kesti.
Çığlık herkesin şaşkın hissetmesine neden oldu. Hareket etmeyi kestiler ve Han Sen ve kesik koluyla yerde yuvarlanan adama baktılar.
‘’Benim iznim olmadan benim mülküme dokunmaya cesaret etmek. Eğer ona dokunursanız ellerinizi kaybedeceksiniz. Ayaklarınız hareket ederse ayaklarınızı kaybedeceksiniz. Eğer başınız yaklaşırsa kafanızı kaybedeceksiniz’’ Han Sen lanetli kurt hançerinden damlayan kanla soğukça söyledi.
‘’Lanet olsun. Şiddet kullanmak için biraz cesareti var. Bu piçi öldürelim’’
‘’Arkadaşımı yaraladın. İnsan bile sayılır mısın?’’
‘’Bu hayvanı öldürün!’’
‘’Orospu çocuğu!’’
Han Sen aniden herkesin nefret ettiği birisi haline geldi, sanki öyle bir suçluydu ki herkes ilk mücadelesinde ellerinden geleni yaparak onu öldürecekti.
Xu You ve birkaç geriye kalan grubu durdurmaya çalıştı sayıları çok azdı ve bu yerde yirmi yıldan uzun süredir duran eskilerden dört beş kişi Han Sen’e kendilerini çoktan atmıştı.
Tabi ki elini kaybeden adamın intikamını almaya çalışmıyorlardı. Tek istedikleri Han Sen’den kurtulduktan sonra bedenleri kendileri için almaktı.
Gözlerinde Han Sen şansı bir veletten fazlası değildi. İkinci Gods Sanctuary’ye yeni girdiğinden onların rakibi olmasının imkanı yoktu. Han Sen’i öldürmek çantada keklik olacaktı.
Canavar ruhlarını çağırdılar ve Han Sen’in hayatını almak için öldürmeye çalıştılar. Bu bedenler özellikle onlarca yıldır çok fazla mutant eti görmemişler için çok çekiciydi. Üstelik bir kutsal kanlı kuş bacağı da vardı. Şehvet gözlerini kör etmişti.
Han Sen ifadesini hiç değiştirmedi. Soğukça gülerken eti getirirken bu olasılıkları düşünmüştü ve hiç te şaşırmamıştı. Sinirlenmesine bile gerek yoktu.
Yang Manli’nin yüzü katılaştı. Yayını ve okunu çağırdı, Han Sen’e yardım etmek için hazırdı. Bu tip insanlar en çok küçümsedikleriydi.
Çoğu insan kazanabileceği bazı potansiyel faydalar için başkalarına ait olanları ele geçirme hakkını kazandıklarını düşünüyordu. Bu insanlar hırsızlardan farksızdı ve hatta hırsızlardan bile kötüydüler.
Hırsızlar en azından hak ettikleri bu kötü isme sahipken bu insanlar davranışları ile kendilerini haklı çıkarmaya çalışıyorlardı.
Ancak Yang Manli bir ok atamadan Han Sen aniden hareket etti. Bir anda saldırıları yapan ilk beş kişinin arasına dalmıştı.
Ouch!
Aynı anda beş çığlık koptu bu yüzden aynı kişiden geliyormuş gibiydi. Kendilerini Han Sen’e atan beş kişi silahlarını tutan ellerini kaybetmişlerdi. Kan fışkırdı ve beş kişi yalvararak ve ağlayarak kesilmiş ellerini diğer elleri ile tutarak yerde yuvarlanıyorlardı.
Herkes Han Sen’in sakin yüzü ve çığlık atan beş kişi tarafından afallamıştı, bu olay en net şekilde onları şok etmişti.
Bu beş kişi İkinci Gods Sanctuary’de on yıldan uzun süredir varlardı. Hepsi oldukça deneyimliydi. Bu yerde et bulmak zor olmasına rağmen kondisyon seviyeleri bir çok yıldan sonra kırkın üzerinde olmalıydı. Ancak bir hareketten sonra herkesi çok eden hepsi sağ ellerini kaybetmişti.
‘’Başka kim benim hayatımı almak istiyor?’’ Han Sen’in soğuk bakışları herkesi terletti. Han Sen’i öldürmeye çalışanlar biraz et çalmışlardı hepsi ürperdi ve hemen geri adım attılar.
Yang Manli karışık duygularla Han Sen’e baktı, Han Sen’in o kadar saldırgan olacağını hiç beklememişti.
‘’Qing Amca burada’’
‘’Qing Amca, bize yardım etmelisin. Bu piç kendi türüne zarar verdi’’
‘’Qing Amca, her zaman birbirimize yardım ettik ve bu acımasızca aramızdan birini bile yaraladı. O sadece bir hayvan.’’
….
Yetmiş seksen yaşlarında orta yaşlı bir adam buz mağarasından çıktı. Bir evrimleşici olarak yaşam süresi üç yüz yıldı, seksen yıl gerçekten de sadece orta yaştı bir adamdı.
Qing Amca denen adamı görünce Yang Manli gerildi, yayını ve okunu aşağı indirdi ve tereddütle söyledi ‘’ Qing Amca onları dinleme Han Senin etini çalma-’’
Yang Manli sözlerini bitirmeden bile Qing Amca susmasını söyledi.
Qing Amca’nın davranışlarını gören grubun geri kalanı heyecanlandı ve Han Sen’i abartılı bir şekilde suçladılar sanki Han Sen’in kazandıklarını bedava olarak paylaşmaması büyük bir suçtu. Çalma davranışları adaletli bir hareket olarak süslenmişti.
Yang Manli üzgün bir şekilde baktı. Qing Amca bu yere ışınlanan ilk kişi olmalıydı. Burada birkaç on yıldır bulunuyordu ve grubun arasında en fazla geno puanına sahip olan olmalıydı. Ayrıca mutant bir yaratığı öldüren ilk insandı.
Qing Amca’nın kendisine göre kondisyon seviyesi altmış civarı olmalıydı ama Yang Manli bundan fazla olması gerektiğine inanıyordu.
Ek olarak Qing Amca evrimleşiciler için tasarlanmış güçlü yüksek geno sanatlarına çalışıyordu bu yüzden ortalama bir evrimleşici değildi. Qing Amca’nın gruptaki en güçlü kişi olduğunu söylemek haksızlık olmazdı.
Han Sen güçlü olmasına rağmen İkinci Gods Sanctuary’ye yeni girmişti. Eğer Qing Amca Han Sen’i öldürmeye çalışırsa Han Sen ölebilirdi.
‘’Qing Amca hiçbiri Han Sen’in suçu değil’’ Xu You dişlerini sıktı ve Han Sen’in lehine söyledi.
Ancak Qing Amca onu da susturdu ve Han Sen’e yürüdü.
Yang Manli’nin yüzü daha da karardı. Tutumunu sergileyerek Han Sen’in önüne yürüdü.
Grubun geri kalanı Han Sen’in felaketini beklenti ve açgözlülükle kutluyordu. Qing Amca Han Sen’den kurtulduğu sürece eti bölüşebilirlerdi. Qing Amca her zaman cömert davranmıştı bu yüzden birazını alabilmeliydiler.
Qing Amca Han Sen’e doğru yürürken birçok insan içinden bağırıyordu ‘’Öldür öldür öldür’’
Han Sen’in olağanüstü performansı ve etkileyici bir hançeri olmasına rağmen, hiç kimse mutlaka ondan daha güçlü Qing Amca’ı yenebileceğine inanmıyordu.
Qing Amca ile Han Sen arasında 2 metreden az kaldığında herkesin bakışları ve beklentileri altında, antik görünen bir Z-Çelik bıçak çekti.
Şaşırtıcı, şüpheli, şaşkın, kafası karışık, tedirgin ve korkmuş farklı insanların bakışları ile Qing Amca silahını savurdu ve etrafta dolanıp çığlık atan beş kişini kafasını kesti. Daha sonra Qing Amca Han Sen’e saygıyla kafasını eğdi.
‘’Genç Efendi Han, Ning Qing çok geç geldi. Sizden herhangi bir cezayı almayı hak ediyorum’’
Herkes o an şok olmuştu. Amca Qing gruptaki en güçlü kişiydi, sadece o bir mutant yaratığı öldürebilmişti ve şu anda Han Sen’e bir hizmetlisiymiş gibi davranıyordu. Herkes bunu anlamak için daha fazla beyin gücüne ihtiyaçları olduğunu hissetmişti.