Super God Gene - 0448
Çevirmen: Kylerxy Düzenleyen: ggurcan
Yeni Acemi
Şişman bölük lideri soluklaştı. Cihazı deneyen ve başarısız olan birçok harika asker vardı bu yüzden Wang Hou onlarla uğraşmak için açıkça yemekhaneyi ön plana çıkarıyordu. Ancak şişko bölük liderinin tartışabilecek hiçbir yolu yoktu.
Wang Hou’nun sözlerini duyduktan sonra Chen Shoushna şişman bölük liderine baktı ve gülümseyerek söyledi ‘’Bu doğru. Luo son zamanlarda çok fazla eğleniyorsun bu yüzden harekete geçme zamanın geldi. Bence harika bir takıma sahipsin bu yüzden kesinlikle iyi bir sonuç alacaksın’’
‘’Evet, kaptan’’ şişman bölük lideri ayağa kalktı ve Wang Hou’a içinden küfrederek selamladı.
Yemekhane içerisinde herkes yüksek seviye bir evrimleşici olmasına rağmen, en iyi savaşçılar değillerdi çünkü yaptıkları iş bu değildi.
Onlar sadece diğer insanların eğitimini izlemek için oradaydı bu yüzden Wang Hou’nun tuzak kurmasını beklememişlerdi.
Şişman bölük lideri kendisi gitmek istemesine rağmen, kural hiçbir bölük liderinin katılmayacağını belirtiyordu. Ek olarak yuvarlak bedeni ile katılırsa büyük olasılıkla daha da kötü bir skorla kaybederdi.
Şişman bölük lideri takım üyelerine baktı ve kendilerine hiç güvenmediklerini gösteren yalvaran bakışlar ile karşılaştı.
‘’Şişman, yemekhanenizde yeni bir acemi yok mu? Ortaya çıkmasına bir izin verelim. Sonucun ne olduğunun bir önemi yok. Sadece onunla tanışmak istiyoruz’’ Şişman bölük lideri kimi seçeceği konusunda tereddüt ederken Wang Hou tekrar konuştu.
O günden sonra Wang Hou Han Sen’in profiline bakmıştı. Han Sen hakkında özel hiçbir şey görmemişti. Onun en ön plana çıkan özelliği muhtemelen binbaşı rütbesi ile mezun olmasıydı.
Ancak Defne’de rütbe önemli bir şey değildi. Birçok asker bu rütbeye sahipti ve hepsi bu yeni askerden çok daha deneyimliydi, ayrıca yeni bir askerin bu göreve atanma olasılığı çok düşüktü.
Böyle bir görev kıdemlileri gerektiriyordu. Askeri okuldan daha yeni mezun olmuş Han Sen için bu yere atanması çok anormaldi.
Wang Hou Han Sen’in arka planının biraz daha ötesine bakmıştı ve Ji Yanran ile aynı okuldan mezun olduğunu bulmuştu. İkisi birbirlerini tanıyor olmalıydılar.
Doğal olarak Wang Hao Han Sen’in Ji Yanran’ın saygısını kazandığını sanmıştı. Han Sen’in ne kadar güçlü bir dövüşçü olduğunu merak ediyordu. Wang Hou her zaman düşmanı daha iyi tanıma şansını kullanması gerektiğini düşünmüştü.
Şişman bölük lideri kaşlarını çattı ve bir şeyler söylemek istedi. Ancak Han Sen sakince söyledi ‘’Sorun yok. Deneyebilirim. Ne de olsa ben de istiyorum’’
‘’Tamam’’ Şişman bölük lideri Han Sen’i durdurmadı. Sonuçta bu gerçek değil bir tatbikattı. Hiç kimse başarılı olamadığından Han Sen’in de başarısız olması normaldi. Ve en kötü durumda bir askere hiçbir şey olmadığından şok olurlardı.
Han Sen ayağa kalktı, Wang Hou’ya bir bakış attı ve antrenman sahasına girdi.
Defne’de sadece bir tane savaş araçları departmanı olmasına rağmen özenle kıdemlilerin seçildiği on beş savaş araçları askerinden oluşan gelişmiş bir departmandı.
Temel olarak yemekhane hariç her diğer departman elitlerden oluşuyordu. Örneğin savaş gemisi mürettebatının tamir grubu ve diğerleri gibi birçok grubu vardı.
Han Sen antrenman sahasına girdi ve yer çekimi eğiticisini açtı. Aniden üstüne çok fazla yük bindiğini hissetmişti.
Herkesin gözleri aniden Han Sen’in üzerindeydi. Herkes bu yeni aceminin başarısız olacağını bilmesine rağmen nasıl başarısız olacağını tahmin etmek eğlenceliydi.
Wang Hou’ya ek olarak diğer insanlar da Han Sen’i dikkatlice gözlemliyordu.
Ji Yanran Han Sen’i savaş gemisine alan kişinin Chen Shoushan olduğu gerçeğini saklamayı başaramamıştı. Chen Shoushan’ın Han Sen’in sahneye çıkmasına yardım etmesinin nedeni onun da Ji Yanran’ın bu kadar çaba harcaması için Han Sen’in neye sahip olduğunu merak etmesiydi.
Han Sen derin bir nefes aldı ve ilk metal duvara yürüdü.
Han Sen özel olarak Ji Yanran’a Wang Hou’yu sormuştu çünkü hassas birisi olarak Wang Hou’nun ona karşı sergilediği düşmanlığı hissedebiliyordu.
Bu anormaldi. Han Sen yeni işe alınmış bir askerdi ve Wang Hou’u hiç kızdırmamıştı. Wang Hou ile daha önce karşılaşmamıştı bile. Han Sen onun düşmanlığının basitçe çarpışmaktan geldiğini hissetmemişti.
Ji Yanran’ın söyledikleri Han Sen’in varsayımlarını doğrulamıştı.
Wang Hou uzman grubu ile bağlantılıydı. Savaş araçları departmanı lideri olmasına rağmen uzman grubunun önerisi ile seçilmişti. Wang Hou kendi bölüğündeki tüm adamları kendisi seçmişti. Savaş araçları departmanının Uzman grubu için çalıştığını söylemek yanlış olmazdı.
Bilinen bir gerçek olaraktan Ji Yanran’ı kızdıran birçok uzman ve bilim adamı vardı. Sonuçta Ji Yanran yeni bir evrimleşici olmuştu. Tanınmış bir aileden geliyor olmasına rağmen bunun saha çalışmasına hiçbir katkısı bulunmamıştı bu yüzden uzman grubu onu çok fazla sevmiyordu.
Ek olarak Ji Yanran’ın yerini aldığı eski kaptan uzman grubuna çok yakındı bu yüzden Ji Yanran’a karşı uzman grubunun peşim hükümlüğü daha da artmıştı.
Ji Yanran’ın ailesi nedeniyle kimse ona bir şey söylemeye cesaret edemiyordu. Ancak eğer Ji Yanran kendisi ciddi bir hata yaparsa bu doğal olarak Defne’den onu kovduracaktı.
Başlangıçta Han Sen herhangi bir drama istememişti ve sadece kendisini geliştirirken görevini bitirmek istiyordu. Ancak Ji Yanran yüzünden burada olduğu gerçeğini birçok insan biliyordu. Eğer düşük profilde takılırsa Ji Yanran küçük düşürülürdü.
Kız arkadaşının küçük düşürülmesi bir seçenek değildi. Sadece bunu değil onu gururlandırması da gerekiyordu. Aksi halde kendisine bir erkek arkadaş diyemezdi.
Han Sen Wang Hou’nun ne yapmaya çalıştığını çok iyi biliyordu ama bunu umursamamıştı.
‘’İzlemek mi istiyorsun, o zaman sana izleteceğim’’ Han Sen metal duvarın üzerine ilk adımını attı, sadece bir ayak genişliğindeki beyaz noktalara basıyordu.
Daha önce ki askerler hızlarını o kadar çok kontrol etmeye çalışıyorlardı ki ileriye nasıl gideceklerine karar vermek ve gözlemlemek için çok fazla zaman harcıyorlardı bunların aksine Han Sen çok hızlıydı. Han Sen onların tam tersini yapmıştı. Rastgele döşenmiş duvarların üzerinde en başından beri hızlı ilerliyordu.
Bir acemi sadece bir acemiydi. Eğer böyle devam ederse birkaç saniye içerisinde düşecekti. Birçok insanın kafasında böyle düşünceler geçiyordu.
Han Sen’in bu kadar hızlı ilerlemesini izleyen Wang Hou şaşırmadan edemedi, Han Sen’in gerçek bir aptal mı yok da mümkün olduğunca hızlı bir şekilde düşmeye mi çalıştığını merak ediyordu.
Chen Shoushan bile hafifçe kaşlarını çatmıştı. Yapabileceği tek şey buysa Ji Yanran enerjisini boşa harcamış olacaktı. Chen Shoushan oldukça hayal kırıklığına uğramıştı.