Super God Gene - 0510
Çevirmen: Kylerxy Düzenleyen: ggurcan
Kasırga Bacağı
Donmuş gölün uzak bir köşesinde Han Sen suyun altındaki bir delikten dışarı çıktı. Bedenindeki suyu silkeledi ve etrafta kimsenin olmadığını gördüğünde hızlıca ayrıldı.
Han Sen Siyah T
anrı Shelter hakkındaki detayları sormak için Li Xinglun’un yanına Dönen yıldız Shelter’e gitmek istiyordu. Sadece düşmanı hakkında daha fazla bilgiye sahip olduğunda sert bir darbe vurabilirdi.
Özellikle Han Sen Siyah Tanrı’nın bıçak yeteneklerini öğrenmek istiyordu.
Li Xinglun Han Sen’in onu ziyaret etmesine çok sevinmişti. Han Sen’in Siyah Tanrı ile olan çatışmasını duyduktan sonra, kaşlarını çattı ve söyledi ‘’Siyah Tanrı gittikçe daha çok kibirleniyor ve ahlaksızlaşıyor’’
Li Xinglun Han Sen’in hafifçe kaşlarını çatmasına neden olan Siyah Tanrının arka planını açıkladı.
Siyah Tanrı’nın ailesi oldukça sıradandı ama İttifak içerisinde bir kuvvet için çalışıyordu ki bu da Han Sen’in onu İttifak içerisinde öldürmesini imkânsız hale getiriyordu. Shelter’ler arasında buz sahasındaki en güçlüsüydü. Ek olarak her ay İttifak içerisindeki kuvvetten ona büyük miktarda destek sağlayan yüklü miktarda gelir sağlıyordu. Onu aşağı indirmek kolay değildi.
Siyah Tanrı’nın bıçak yeteneklerine gelince Li Xinglun onun Kasırga Bıçağı olarak adlandırıldığını biliyordu. Nasıl çalıştığını da bilmiyordu. Li Xinglun sadece Siyah Tanrı’nın bir hareket yaptığında bıçağın sanki ışınlanırmış gibi bir anda kaybolacağını biliyordu.
Tabi ki Siyah Tanrı sadece bir evrimleşiciydi bu yüzden bıçağın ışınlanmasını sağlayamazdı. Bilmedikleri özel bir teknik olması gerekliydi.
‘’Kasırga Bıçağı, bir şekilde tanıdık geliyor?’’ Han Sen bu ismi bir yerlerde duyduğunu hissetmişti.
Bunu düşündüğünde Han Sen daha sonra Tang Zhenliu’nun bıçak yeteneklerinden birisinin isminin Kasırga Bıçağı olduğunu söylediğini hatırladı.
Ancak Han Sen’in hatırladığı kadarıyla Tang Zhenliu silahın kaybolma yeteneğine sahip değildi.
‘’Siyah Tanrı ile Tang Zhenliu’nun bir ilişkisi mi var?’’ Han Sen geri döndüğü zaman ilk önce Tang Zhenliu’ya sormaya karar verdi, Kasırga Bıçağı hakkındakileri ortaya çıkarması gerekiyordu.
İttifak’a döndükten sonra Han Sen Ji Yanran’dan askeriyedeki Tang Zhenliu’nun numarasını bulmasını istedi. Han Sen Tang Zhenliu ile temasa geçti.
‘’Han Sen bir asker olmak nasıl hissettiriyor?’’ Tang Zhenliu gülümseyerek Han Sen’e sordu.
‘’Çok iyi hissetmiyorum’’ Han Sen omuz silkti ve söyledi.
Gerçeği söylüyordu. Ji Yanran’ın koruması olmasına rağmen, asıl koruma Annie’idi bu yüzden Han Sen yalnızca dekorasyondu.
Aslında hiç kimse bir evrimleşici olarak Han Sen’in Ji Yanran’ı koruyabileceğine inanmıyordu. Onun pozisyonu Ji Yanran tarafından teklif edilmişti ve başlangıçta koruması sadece Annie idi.
Ancak Annie ulaştıktan sonra Han Sen Ji Yanran ile vakit geçirmek için daha az zamana sahipti.
Ji Yanran’ı neredeyse yedi yirmi dört takip ediyor ve Han Sen’in buna çok kızmasına neden oluyordu, hatta Ji Yanran’a âşık olmuş bir lezbiyen olup olmadığını sorguluyordu.
‘’Ha ha, hayatın harika. Senin yanındaki güzellik sıradan bir servis gibi değil. Resmen kız arkadaşınla tatildesin. Lin Feng ve ben kötü zamanlar geçiriyoruz. Shura ile savaşıyor ya da antrenman yapıyoruz ve neredeyse birkaç kez hayatımızı kaybediyorduk’’ Tang Zhenliu üzgün hissederek söyledi.
‘’ Siz çocuklar nasıl ön cephede olabilirsiniz?’’ Han Sen şaşkınlıkla sordu.
Tang Zhenliu ve Lin Feng’in arka planı ile arka cephelerde kalmak kolay olmalıydı ama onlar ön cephede hizmet veriyordu.
‘’Bu tamamen Lin Feng’in fikriydi. Sadece bunu yaparak kendimizi geliştirebiliriz dedi. Bu cehennemde kalmalı ve buradaki savaşlar o kadar sık oluyor ki neredeyse delirmek üzereyim’’ Tang Zhenliu bunu söylemesine rağmen gülümsüyordu. Açıkça sadece şaka yapıyordu.
Han Sen dikkatlice Tang Zhenliu’ya baktı ve daha öncekinden koyu bir tene sahip olduğunu gördü. Ayrıca alnında iyileşmeyen bir yara ile bir erkek gibi daha sert görünüyordu.
Tang Zhenliu onun tarafında neler olduğunu kısaca açıkladı. Lin Feng ve o savaş araçları askerleriydi. Ve gezegenlerinde insanlar ve Shura bir aradalardı, madenler için savaşıyorlardı. Ancak gezegeninin konumu nedeniyle, hiç kimse tüm gezegeni alamazdı. Her iki güçte gezegende ordulara sahipti ancak arada bir savaşıyorlardı. DN : (Savaşmayın Halay çekin)
Anlatmayı bitirdikten sonra Han Sen Siyah Tanrı ve Kasırga Bıçağı hakkındakileri sordu. Han Sen’in sözlerini duyduktan sonra Tang Zhenliu sinirle masaya vurdu ve soğukça söyledi ‘’Lanet olsun Han Sen eğer şansın olursa benim için o piçi öldür’’
Han Sen Tang Zhenliu’nun bu kadar sinirlendiğini gördüğünde şaşırdı bu yüzden ne olduğunu Tang Zhenliu’ya sordu.
Tang Zhenliu Kasırga Bıçağının aslında Tang ailesinin sırlarından bir tanesi olduğunu söyledi. Daha sonra ailedeki bazı olaylar nedeniyle, Kasırga Bıçağı ailesi için büyük bir utanç kaynağı olan başkaları tarafından çalınmıştı.
‘’O zaman serbestçe hareket edebilirim’’ Han Sen başlangıçta gelecekte durumları daha da garipleştirebilecek Tang Zhenliu ile Siyah Tanrı arasında bir ilişki olmasından korkmuştu. Şu anda tamamen rahatlamıştı.
‘’Onu öldür ve ben de sana içki ısmarlayacağım. Siyah Tanrı’yı destekleyen insanlar için endişelenmene gerek yok. Eğer onu öldürebilirsen bu insanların icabına ben bakacağım’’ Tang Zhenliu Han Sen’e Kasırga Bıçağının gizli sırrını söyledi ve ailesi adına adaleti sağlamak için Han Sen’in Siyah Tanrı’dan kurtulmasını diliyordu.
Tang Zhenliu’nun açıklamasını duyduktan sonra Han Sen Siyah Tanrı’nın bıçağının neden kayboluyormuş gibi göründüğünü anlamıştı.
Aslında gerçekten kaybolmuyordu. Kasırga Bıçağı çok hızlı olduğundan kayboluyormuş gibi hissediliyordu.
Hız sürekli değildi bunun yerine saldırı içerisinde geçici bir etki oluyordu. Kısa bir süreliğine bıçağın hızı inanılmaz artıyor ve yüksek hızdan bile daha hızlı olarak bir yanılsama yaratıyordu.
Aslında gözler tarafından görülen bıçağın yansımasıydı. Gerçek bıçak çoktan yönünü değiştirmişti.
Han Sen Kasırga Bıçağının mekanizmasını anlamış olmasına rağmen, hala onunla mücadele etmesi çok zordu. Bu tarz bir hızda ne olduğunu bilse bile bıçağı takip edemediği sürece bir işe yaramazdı.
Han Sen’in görüşü ile bıçağı bile göremiyordu bu yüzden eğer bıçağın nerede olduğunu bilse bile onu engelleyemezdi.
Tang Zhenliu geçmişte yeterli hıza ve güce sahip değildi bu yüzden Siyah Tanrı gibi aynı etkiyi başaramıyordu. Şuanda eğer yeteneği kullanırsa Siyah Tanrı’dan daha kötü olmazdı.
‘’Yarın zamanın var mı?’’ Tang Zhenliu Han Sen’e sordu.
‘’Evet’’ Han Sen yanıtladı.
‘’Tamam o zaman. Yarın sanal kampa gir orada seninle savaşacağım. Bugün yapacak başka işlerim var bu yüzden ayrılmak zorundayım’’ Tang Zhenliu kararlı bir insandı bu yüzden doğrudan telefonu kapattı.
Han Sen onun için harika bir haber olan Tang Zhenliu’nun ona Kasırga Bıçağı göstereceğini biliyordu.