No Game No Life - C6Bölüm 04-3
『』 『』 『』
Yirmi dört istasyon kuruldu. Sekiz Umweg istasyonu daha, sonra iş bitecek.
Schwi yine aynı sonuca vardı—Riku’yu getirmemekle doğru yapmıştı. Şu anda dünyanın en büyük güçlerinin toplandığı son savaşın yapıldığı alanda gizlice faaliyet gösteriyordu. Eğer onu yakalarlarsa oyunun sona ereceği rakipleri birkaç kez tespit etmişti ve her seferinde gücünün sonuna kadar saklanmaya çalışmıştı.
Her halükârda, eğer bir şekilde fark edilirlerse, Riku’nun varlığı anında ölüm ihtimalini önemli ölçüde artırırdı.
…Sorun yok… Sadece… sekiz tane daha kurmam gerek, sonra geri döneceğim… Riku, beni bekle…
Bu iş bittiğinde, gelecek tüm azarlamaları kabullenmeye hazırdı. Riku’nun ölmesine izin veremezdi. Sekiz tane daha—sonraki koordinatları bulmalıydı—
“Ah? Sadece etrafta sürükleniyordum—Ve ayağımın dibinde böyle beklenmedik bir şeyin karşıma çıkması!”
Schwi, bir anda yukarıdaki sese döndü. Prizmatik saçlar ve kehribar gözler. Işıktan dokunmuş kanatlar ve Flügel’e özgü işaret—geometrik bir hale. Verileri kontrol ederek, bu durumun daha kötü olamayacağını söyleyen iç sesini bastırdı ve Flügel’in huzurlu yüzüne baktı.
“Gizlenmekte ustasın. Ama bir Flügel’ü kandırabileceğini mi sandın?”
Dedi Flügel, sesi hem meraklı hem de hafif eğlenceliydi. Schwi, hareketsiz kalmayı ve onu gözlemlemeyi seçti. Bir Flügel’ün farkındalığından kaçmak… kesinlikle imkânsızdı.
“Hmm… Acaba şu an ne yapıyorsun?”
Flügel’in sesi merak doluydu. Schwi’nin gözleri, her ne kadar dışarıdan soğuk görünüyor olsa da içten içe panik içindeydi. Karşısındaki rakip, bir Flügel—onlardan biriyle karşılaşmak, ölüme yaklaştığının en büyük işaretiydi.
“Hey, neden konuşmuyorsun? Yalnız bir makine misin?”
Flügel’in gözleri parıldıyordu. Onun bu kadar ilgisini çeken şeyin ne olduğunu anlamak zordu. Schwi ise sadece sessizce durup onu izlemeyi sürdürüyordu.
“—İyi günler, hurda yığını. Bugün yalnız başına yürüyüşe çıkmaya mı karar verdin?”
Flügel—Yaka Numarası: Jibril.