Sono mono. Nochi ni... - Bölüm 001
Çevirmen: Aoharulife
Şuan Olduğum Yer [Dağ]
Bugün Imperial şehrinden ayrılalı 2 yıl oluyor.
Şimdi bir kar fırtınasının ortasındayım ama tuhaf bir şekilde hiç soğuk hissetmiyorum. Uzuvlarımı ve vücudumu normal bir şekilde hareket ettirebiliyorum. Birkaç adım sonra kavurucu çöl sıcağı yayıldığında da sıcağı da hissetmiyor ve terlemiyordum
Bu alanda çeşitli acımasız iklim değişiklikleri var. Bazen sağanak yağmurla beraber gök gürültüsü, bazen de güneşli bir gün gibi. Şimdiki gibi kavurucu güneşin sıcağı bastırdıktan sonra çok uzun zaman geçmeden dolu inmeye başladı.
Bu yer bir ”Dağ”.
Üstelik bu sıradan bir dağ değil. Bu devasa dağın tehlikeli olduğunu anlayan insanlar hiç kimsenin bu yerin yakınına gelmeyeceğini yeterince söylüyorlardı.
Bana öyle geliyor ki bu yerin tehlikeli olmasının 2 sebebi var. Birinci ve en rahatsız edici şey acımasız iklim değişiklikleri. Diğeri de önümde duran ve buna iyi örnek oluşturabilecek 3 canavar.
Sol tarafımdaki 3 metre uzunluğunda, boğa başlı ve iki ayaklı, siyah kıllarla kaplı, ultra güçlü yürüyen bir yaratıktı. ”Minotaur” adıyla anılan bir kabile. Sağ elinde devasa ahşap bir çekiç gibi bir şey vardı. Bana, ağzı sulanırken iştahla bakıyordu.
Diğer biri sağ taraftaki, yaklaşık 5 metre uzunluğunda dört ayaklı ve siyah kıllı bir köpekti. Her nasılsa bu sıradan bir köpek değildi, çünkü 3 başı vardı.
3 başlı bir vücut… Merak ediyorum acaba geçinebiliyorlar mı? Belki ortadaki baş, lider olandır? Çünkü bilirsin, o yukarıya kırmızı bir alev atıyordu.
Fakat onlar şimdi yoğun bir hise kapılmış görünüyorlardı. 3 başın da kontrolsüzce ağzı sulanıyordu. Ah, anlıyorum. Onlar beni yemek olarak görüyorlar.
Son ve ortada olan, iki bacağı üstünde duruyordu? Yaklaşık 7 metre uzunluğunda ve siyah kabukla kaplı büyük bir ejderha… Bu her çeşit şeyi kolayca paramparça edebilecek büyük pençelere sahip bir ejderhaydı. Ve bu tipin de bana bakarken ağzı sulanıyordu.
Bunlar sadece bu 3 canavarla sınırlı değil. Bu dağda, canavarların rahatça gezindiği bu yerde, son 2 yıldır yaşamaktayım. Bu yüzden insanlar bu yerden sakınıyorlar.
Ben gerçekten… gerçekten bu dağda can havliyle ölüme karşı hayatta kaldım.
Demek istiyorum ki, Imperial şehrinden deli gibi ağlayarak uzaklaşmıştım. Bu dağa vardığımı fark ettiğim zaman hiçbir şeyi düşünemiyordum. Dağdan inmeye çalışıyordum ama canavarlar tarafından kovalandım.
İklimin değişeceğini tahmin edemedim; yön duygularım tamamen karışmıştı, bu yüzden kayboldum. Her yerde geziniyordum.
Ama dayandım. Bu acımasız ortamda 2 yıl boyunca dayandım. Bu yüzden kendime güvenim biraz olsun geldi.
Bu arada 3 başlı köpek bir yumruktan sonra göbeğini gösteriyor. Önceki 3 canavar saygıyla boyun eğiyordu.
Bak, ben seni yemeyeceğim… Bu yüzden lütfen bana öyle yaşlı gözlerle bakma…
Gördüğünüz gibi buradaki canavarlar güçsüz. O kadar güçsüz ki benim gibi sıradan bir kasabalı bile onları yenebilir. Onların sadece sayıları fazlaydı. Birkaç adım yürüdükten sonra başka bir güçsüz canavar göreceksiniz. Bu iki yıldan sonra, artık bana karşı galibiyet sağlayacak hiç canavar yoktu. Bir dakika önce söylediğim gibi, onların sadece sayıları fazla.
Onları yenmek teke tek savaşta bir çocuk oyuncağı bile olsa, grup şeklinde saldırdıklarında tehlike katsayısı oldukça artıyor. Bu nedenle insanlar bu dağa yaklaşmak istemiyorlar. Çünkü canavarlar burada genellikle grup halinde saldırıyorlar.
Her nasılsa, bakın önümde seslice ne uyuyor?
Yem olmayacaklarını anladıktan sonra, farklı ırklardan bizler aniden ortaya çıkan canavar sürüsünü yenmek için birlikte çalıştık. Hemen öncesinde, balık ve kedi benzeri canavarlar bize saldırmak için işbirliği yapıyorlardı.
Ben şaşkındım ve istemsizce…
[Hey sizler, hadi birlikte saldıralım! O balığın kaçmasına izin vermeyin!!]
dedim… Bir süre birbirimize baktıktan sonra hareket etmeye başladılar. Gerçi sözlerimin onlara ulaşıp ulaşmadığını bilmiyorum.
Bu dağda umutsuzca iki yıl yaşadıktan sonra, yapmak istediğim sadece bir şey var.
Ben insanlarla tanışmak istiyorum…
Geçen iki yıl boyunca sadece görkemli doğanın şiddetine ve canavarlara tanıklık ettim. Uzun zamandır konuşmadığımı, onlara bağırdıktan sonra fark ettim…
Bu yüzden, şimdi insanlarla tanışmak istiyorum, herhangi bir şekilde insanlarla konuşmak istiyorum!!!
Böylece aklıma koydum! Hadi dağdan inelim!!
Zaten dağa alıştım. Şimdi bu yer bir arka bahçe gibi, bu yüzden kaybolmak imkansız.
Böylece aklımda insanlarla konuşma niyetiyle dağdan indim.
Bu dağ hakkında çeşitli şeyleri yanlış anlarken…