Sono Mono, Nochi Ni… - Bölüm124
Çeviri: Kylerxy Düzenleme: Friolero
Gizli Konuşma, Çıkmaz Savaş
‘’Ben. Geri. Döndüm-!!’’ (Tanrıça)
Bir Tanrıça olarak görevimi tamamladıktan sonra yüksek bir ruhla lonca kartına geri döndüm. Sırıtmadan edemiyordum. Çünkü sonunda arzuladığım Wazu-san’ın dudaklarını kapmıştım. Tamamen enerji doluyum. Şimdi çok iyi havamdayım.
Ancak, önümde yatan üç ceset vardı.
‘’Hmm? Herkes kötü görünüyor, ne oldu?’’ (Tanrıça)
Üç ceset sözlerime tepki verdi.
‘’Oyunu kazandığın için gitmenin doğal olduğunu söyledin…’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Gücümüzü kendini göstermek için zorla aldın…’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Öl…’’ (Deniz Tanrıçası)
‘’Oh, hadi ama-!! Böyle bir şeyden hiçbirimizin ölmesi için bir neden yok. Herkesin gücünü toplayabildiğim için kendimi gösterebildim ve mührün gücünü arttırabildim. Şey, güçlendirdiğimi söylesem de bu sadece biraz zaman kazanmak için yeterli. Oradaki durum çok tehlikeli. Eğer mühür bir başına bırakırsak herhangi bir an kırılması garip olmaz. Herkesin gücü sayesinde çok teşekkür ederim!!’’ (Tanrıça)
Dürüstçe herkese teşekkür ettim ama bir nedenden dolayı bana düşmanca bakışlar gönderdiler. Acaba neler oluyor? Yanlış bir şey mi yaptım?
‘’En önemli şeyi açıklamadın…’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Evet, asla affedemeyeceğimiz bir şeyi yaptın…’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Öl…’’ (Deniz Tanrıçası)
Biraz önce Deniz Tanrıçası çok tehlikeli bir söz söyledi. Neden?
(İngiliz Ç.N: Neden burada İngilizce yazılmıştır)
‘’Herkesin ne söylemeye çalıştığını gerçekten anlamıyorum’’ (Tanrıça)
‘’’’’’Bu Wazu-(sama,san)’ı öpmek ile alakalı’’’’’’
O-ohh!!
‘’Nuoo- bunu gördünüz mü? Ne kadar utanç verici… Yani herkes bizim tutkulu ve ateşli öpüşmemizi izledi… İpucunu kavrayıp gözlerinizi kapatmalıydınız-‘’ (Tanrıça)
‘’Öldür…’’ (Deniz Tanrıçası)
‘’Cidden öldür…’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Mutlaka öldür…’’ (Savaş Tanrıçası)
Oh, hadi ama millet. Herkesin gözünden ışık yok oldu biliyorsunuz değil mi?
‘’Fuh… Fufufu… Herkesin ne söylediğinin bir önemi yok, bu incitmez, hatta bu daha çok beni sevindirir!! Çünkü kaybedenlerin sözleri bir anlam ifade etmez!! Anladınız mı? Aramızda sadece ben Wazu-sama’yı öptüm!! Bu nedenle ben kazananım ve siz kızlar kaybedenlersiniz!! Lütfen bunu aklınızda tutun!!’’ (Tanrıça)
Zafer kazanmış bir yüzle gerçeği açıkladığımda herkes sessizleşti.
Aniden herkes bir zombi gibi ayağa kalktı ve korunmasız yakalanan bana saldırdılar ve beni yere serdiler. Lanet olsun, bırakın ben-!!
‘’Fufufu, bir kez bunu yaptığında her şey…’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Bizden çaldığın güç…’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Hepsini geri alacağız!!’’ (Deniz Tanrıçası)
E-emmek-!! Gücüm emiliyor-!! Lanet olsun-!! Sahip olduğum her şeyle geri savaştım ama üçe karşı bir, hiç şansım yoktu. Onlardan aldığım bütün gücü geri çektiler. Sizi lanetliyorum-!!!
‘’Haa-… Haa-…’’ (Tanrıça)
Güç bedenimden ayrıldı. Ağır ağır nefes alan orijinal fiziksel durumları yavaş yavaş geri dönen herkes bana bakıyordu.
‘’Fufufu… Sonunda orijinal durumuma geri dönebildim!’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Amanın… Ne ekersen onu biçersin!’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Senin orijinal gücünü almadığımız için bize minnettar olmalısın’’ (Deniz Tanrıçası)
Lanet olsun… Bunu hatırlayacağım…
‘’Şimdi bizim gücümüz geri döndü…’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Sıradaki ceza zamanı!!’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Fufufu… Bunu yapmak için dört gözle bekliyorum…’’ (Deniz Tanrıçası)
‘’Neden!? Gücünüzü geri vermeme rağmen, neden bunu bana yapıyorsunuz?’’ (Tanrıça)
Hemen ayağa kalktım.
‘’’’’’Bizi görmezden gelip Wazu-(san,sama)’yı öptüğünden bu günahların için’’’’’’
Oh, anlıyorum… Beni kıskanıyorlar…
‘’Fufufu… Şimdi anlıyorum… Sizi kaybedenler!!’’ (Tanrıça)
‘’’’’’…’’’’’’
Bir kazanan olarak zarif bir gülümseme ile gülümsedim ve onlara söyledim. Dünya Tanrıçası, Savaş Tanrıçası ve Deniz Tanrıçası sessizce etrafımı sardı ve daha sonra birbiri ardına dillerini tıklattılar. Oh lütfen… Herkes vahşi bir hayvan gibi görünüyor biliyorsunuz değil mi?
‘’Sadece meraktan soruyorum, bana ne tür bir caza vereceksiniz..?’’ (Tanrıça)
‘’Toprağa canlı gömmek’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Silahımın keskinliğini test etmek için bir antrenman kuklası olmak’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Ağırlık ile denize atmak’’ (Deniz Tanrıçası)
Dünya Tanrıçası, Savaş Tanrıçası ve Deniz Tanrıçası gerçekten de beni öldürmeye geliyor… Dikkatli olmalıyım…
‘’Anlıyorum, anlıyorum… Ama, itaatkar bir şekilde kabul edeceğimi mi sanıyorsunuz? Tabii ki de tüm gücümle direneceğim’’(Tanrıça)
‘’Öyle diyeceğini düşünmüştüm…’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’O zaman oyunda bize kaybedersin…’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’İtaatkar bir şekilde cezanı kabul etmek zorundasın!!’’ (Deniz Tanrıçası)
‘’Tekrar oyun… Huh..?’’ (Tanrıça)
‘’’’’’Evet, bizimle oyunda savaş!!!’’’’’’
Konuştukları oyun…
‘’Tanrı Oyunu(Damgasız)’’
Anlıyorum, hazırlandınız mı? Tanrı oyunu, adından da anlaşılacağı üzere bu Tanrı olarak günleri geçirmek için bir tahta oyunu. Genellikle yılın başlarında oynanan bu oyuna sekiz kişiye kadar katılınabilir.
Ancak damgasız üretilen versiyonu içeriğinin acımasızlığından dolayı durdurulmuştu. Bu oyunu elde etmek çok zordu… Burada bir tane olduğunu hiş düşünmemiştim… Yutkunma… Kendim denememek isterdim…
‘’Elden bir şey gelmez, bu oyunun sahibi…’’ (Tanrıça)
‘’Hayır, bu ‘onun’ oyunu’’ (Dünya Tanrıçası)(o kız)
‘’…herkes ölmek mi istiyor?’’ (Tanrıça)
‘’Y-yakalanmadığımız sürece bir sorun yok!!’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’B-bu doğru!!’’ (Deniz Tanrıçası)
‘’’’’’’’Öyleyse , bunu bir sır olarak saklayalım!!’’’’’’’’
Birbirimizin gözlerine baktık, kafa salladık ve daha sonra hemen oyuna başladık.
Bu tarz oyunların içerisinde yaygın olarak kullanılan oyun içi parası inananların sayısına göre değişirdi. Yüz inanan ile başladık ve karelere bağlı olarak sayıları artacak ya da azalacaktı. Birisi sona ulaştığında kazanan, inananların sayısı ile kararlaştırılacaktı.
Ama tabii ki, ilk bitiren oyuncu bir bonus olarak Yaratılış Tanrı ünvanını ve 50 milyon inananı alacaktı.
Oyun tahtasını masanın üzerine yaydık, oyun aksesuarlarını hazırladık ve hazır!
‘’Tamam, benden başlayalım’’ (Tanrıça)
Zarı aldım ve havaya fırlattım.
‘’Bu atışa her şeyi yatırıyorum!!’’ (Tanrıça)
Zar düştü ve sayı üçü gösterdi.
‘’1, 2, 3… Lanet olsun. Yanlışlıkla yasak meyve yersiniz. İnsanoğlu evrimleşemeyecek ve aptal kalacak… Başka bir meyve büyüyene kadar orada bekle… Bir sonraki tura geç… Mümkün değil-‘’ (Tanrıça)
‘’Fufufu… Çünkü açgözlü bir kişisin’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Bu doğal bir sonuç’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Pisboğaz’’ (Deniz Tanrıçası)
Ben pisboğaz değilim!! Ben sadece tatlı şeyleri severim!!
Bu sefer Dünya Tanrıçası zar attı.
‘’Sıradaki benim, eii… Tamam, 2. Meteorit çarpışmasından dolayı tüm volkanlar ve denizaltı volkanları bir anda patladı… Bu yüzden bütün yaşayan canlılar yok oldu… Başlangıç noktasına geri dön…’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Bunun nedeni her zaman davranışlarının kötü olması’’ (Tanrıça)
‘’Bunu hak ettin’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Kesinlikle bunu hak ettin’’(Deniz Tanrıçası)
‘’Herkes düşman——!!!!!’’ (Dünya Tanrıçası)
Bunu çok geç fark ettin…
Zar atma sırası Savaş Tanrıçasındaydı.
‘’Yosh, benim sıram. Cieii–!! Eh… 1? Bu ne… Lütfen bir tanrıça olarak biraz daha çalışın…’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Şey, burada Savaş Tanrıçası hakkında konuşuyoruz’’ (Tanrıça)
‘’Tam teşekkülü NEET’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Önceden kararlaştırılmış uyum’’ (Deniz Tanrıçası)
‘’Benim için çeşitli kısıtlamalar var–!! İstemediğimde dolayı çalışmıyor değilim—!!’’ (Savaş Tanrıçası)
Evet. Evet. Savaşı kimin söylediğini kontrol eden çoğu tanrı…
Deniz Tanrıçası zar atıyor.
‘’Şimdi benim sıram. İşte… 6… Hmm, okyanusta çok sayıda canavar ortaya çıktı, tüm inananlar okyanusu lanetledi ve ayrıldı… Denizle ilgili bir tanrıça tüm inananlarını kaybeder, kara ile alakalı bir tanrıça 500 inanan artar…’’ (Deniz Tanrıçası)
‘’Evet, el konuldu-!!’’ (Tanrıça)
‘’Herkesi karaya geri dönüyor–!!’’ (Dünya Tanrıçası)
‘’Bir anda terk et-!!’’ (Savaş Tanrıçası)
‘’Birisi, lütfen bunun tamamının bir rüya olduğunu söylesin-!!’’ (Deniz Tanrıçası)
DOĞRU YERE HİZMET ET!!
Bu uzun bir gece olacak gibi görünüyor…